SON DAKİKA
Hava Durumu

ZEKÂTIN ŞARTLARI NELERDİR?

Yazının Giriş Tarihi: 22.06.2017 22:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.06.2017 22:05
Sevgili okuyucularım. Zekâtın kimlere, hangi şartlarda farz olduğu ve verilen zekâtın geçerli olması için ne gibi şartların gerektiği hususu yer alır. Konuya geçmeden önce bazı hususları bilmekte fayda vardır. Zekâtın vücubunun şartı, yani vücup sebebi zenginliktir. Artıcı vasıfta belirli bir mala sahip olan kişi zengin sayılır. Zenginliğin ölçüsü ise borcundan ve tabii ihtiyaçlarından fazla nisap miktarı malı olması ve bu malın üzerinden bir yıl geçmesi gerekir. Bu durumda olan kimse zekât ödemekle yükümlüdür.
     Zekâtın yapısı, yani rüknü ise zenginlik ölçüsü olan maldan zekât borcunu çıkartıp, onu hak sahibine teslim etmektir. Zekât Müslüman, hür, akıllı, ergen olma gibi unsurlara sahip kişinin tam bir mülkiyete malik kişilere farzdır. Bu farzın kabul olarak ödenmesi için zekâtı ehline vermek ve niyet etmek gereklidir.
     Zekâtın; a) yükümlülük şartları, b)mükellefle ilgili şartlar, c) mal ile ilgili şartlar gibi açıklanması gereken esaslar vardır.
     a)Yükümlülük şartları: Bir kimsenin zekâtla ilgili mükellef tutula bilmesi için, zekâtın farziyyetinin şartları olarak ele alınır. Bu şartların bir kısmı malda, bir kısmı da mükellef kişide aranan özelliklerdir. Mükellefle ilgili şartlara bakıldığında, zekât İslam’ın beş şartından birisi olduğundan, namaz ve oruçta aranan şartlar zekât için de aranır. Zekât sosyal yardımlaşma ve dayanışma içerdiği için ve karşı şahısların haklarını da ilgilendirdiği için, akıllı ve ergen olma şartları tartışma konusu olmuştur. Zekât bir ibadet olduğu için, zengin olan gayrı Müslimlerden alınmamış, bunun yerine başka isimler adı altında vergiler alınmıştır. Çocuk ve akıl hastalarının toprak ürünleri ( yani öşür) denilen zekâttan sorumlu oldukları konusunda, görüş birliği vardır. Bu bağlamda kamu hukukunu ilgilendirdiği için, veli sıfatı taşıyan kişilerin, çocuk ve akıl hastalarının yerine zekâtı öderler. Zekât sosyal adaletin gerçekleşmesine yardımcı olduğu için, mutlaka zenginler tarafından ödenmelidir.
     b) Mal ile ilgili şartlara baktığımızda: Kur'an zekâta tabii olan mallara temas etmiştir.(Tövbe suresi ayet103) Allah resulü zekât memurlarına (yani amillere) verdiği talimatlarda, bu mallardan nasıl ve ne şekilde zekât alınacağını öğretmiştir. İslam hukukçularının mal kavramıyla ilgili görüşleri İslam toplumunun ekonomik gelişimi ile paralellik arz eder. Mal insanın sahip olduğu, kendisinden faydalanılan her şeydir. Mal da tam mülkiyet esası vardır ki, bunun anlamı hem malın, hem kendisinin, hem de menfaatlerinin sahibinin, tasarrufunda olması esastır. Kısacası mala başkalarının hakkı karışmayacak. O malda ortaya çıkacak olan her fayda sahibine ait olacaktır. Tam mülk olma şartlarının, zekâta tabii mallarda aranmasının başlıca sonuçları şunlardır.
                                                                                                                    Devam edecek
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.