SON DAKİKA
Hava Durumu

ZEKÂTA TÂBİ OLAN MALLAR

Yazının Giriş Tarihi: 26.04.2021 17:46
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.04.2021 17:46
Sevgili okuyucularım Zekâta tabii olan mallar konusu pratikte şu şekilde sıralanmıştır: A) Mübadele (değişme takıma sokma) aracı olması bakımından nakit veya külçe altın ve gümüşün zekâtı B) Altın ve gümüşten yapılan ziynet ve süs eşyasının zekâtı C) Madeni ve kâğıt paraların zekâtı D) Ticaret mallarının zekâtı E) Toprak ürünlerinin zekâtı F) Madenler ve deniz mahsullerinin zekâtı G) Hayvanların zekâtı H) Bina ve nakil vasıtaları gibi gelir getiren malların zekâtı I) Maaş, ücret ve serbest meslek kazançlarının zekâtı J) Hisse senetleri ve kıymetli evrak gibi kar getirisi olan ortaklıkların zekâtı.
Bunlar incelendiğinde karşımıza çok detaylı sorular çıkmaktadır. Pratik olarak ele alınırsa, altın 80 grama ulaşınca, gümüş ise 560 gram olunca bunların zekâtları kırkta bir yani %2 olarak verilir. Ziynet eşyaları ile ilgili mezheplerin farklı görüşleri vardır. Burada Müslüman olarak dikkat edilmesi gereken husus şudur, aslı ihtiyaçlarımızın dışında kalan mallardan mutlaka zekât vermeliyiz. Asr-ı Saadet'te ve ondan sonraki dönemlerde yüzyıllarca kâğıt para kullanılmamıştır. Son 250 yılın içinde çeşitli sebeplerden dolayı madeni paralar ve banknotlar devreye girmiştir. Günümüze baktığımızda para denilince kâğıt para anlaşılmaktadır. Alışverişler, işçi ücretleri, memur maaşları hep onunla verilmektedir.
İhtiyaçlarımız kâğıt para ile getirilmekte zenginlik ölçüsü ve ekonomik faaliyetler onunla yürütülmektedir. Bütün bunların anlamı kâğıt paralar, tıpkı altın ve gümüş gibi şeri (resmi) para olarak zekâta tabidir. Bunlar da yoksulların hakkı vardır. Bazı dandik çıkarcı ve reformist geçinen çokbilmişlerin, "Efendim Kur'an kâğıt paradan bahsetmiyor" gibi görüşleri tamamen geçersizdir, art niyetlidir ve batıldır. Belirli miktara yani nisaba ulaşınca kâğıt paradan da kırkta bir zekât verme yükümlülüğümüz vardır.
Sevgili kardeşlerim, ticaret mallarının zekâtı bir hayli tartışılmaktadır. Konu ile ilgili Bakara Suresi'nin 267. ayetinde, "Ey iman edenler, kazandıklarınızın temizlerinden ve sizin için yerden çıkardıklarımızdan infak edin (verin). Göz yummadan alamayacağınız, adı, bayağı, değersiz şeyleri vermeye kalkmayın. Bilin ki Allah müstağnidir, zengindir, övülmeye layıktır" buyurmaktadır. Buradaki kazandıklarınızın temizlerinden verin ifadesi, İslam hukukçularına göre ticari yolla evde ettiğimiz kazançtan zekât verin şeklinde anlaşılmıştır. Şanlı Peygamberimiz ashabına ticaret mallarının zekâtını vermelerini emretmiştir. İslam hukukçuları her çeşit meşru ticaret malının zekâta tabi oldukları hususunda görüş birliği yapmışlardır. Ancak ticaret mallarında zekâtın farz olması için aranan nisap miktarı, sene başında göre mi, yoksa sene sonuna göre mi olmalı? Yahut bütün sene boyunca mı ödemenin nakdimi, aynimi yapılacağı konusunda farklı görüşler olmuştur. Ticaret mallarının zekâtı pratikte altın ve gümüş üzerinden nisaba göre hesaplanacağı söylenmiştir. Günümüzde gümüş aşırı değer kaybettiği için dengesizliğin giderilmesi bakımından altının esas alınması gerekmektedir. Bak. İs. İl. Ci. I. Sa. 443. TİCARET MALLARININ ZEKÂTI KONUSU DEVAM EDECEKTİR.
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.