SON DAKİKA
Hava Durumu

ZEKÂT NİÇİN GEREKLİDİR? (2)

Yazının Giriş Tarihi: 19.06.2017 22:24
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.06.2017 22:24
Sevgili okuyucularım. Şanlı peygamberimiz “Müslümanlar bir vücut, bir bünye gibidir.” Buyurmuştur. “ Vücudun bir azası, bir organı acıyıp sızlayınca diğer organların bu acıyı duymaması mümkün değildir. Dolayısıyla bu acıyı hafifletmeye çalışmak bütün organlar için zaruridir.” Bunun tersi bünyenin, doğal yapısına terstir. Gerek içeriden, gerek dışarıdan, gelen mikroplardan korunmak için bünyemizde bir savunma mekanizması vardır. Gerekli durumlarda harekete geçer. Dışarıdan gelecek fiziki müdahale ve saldırılara karşı tüm organlarımız imkân ve kabiliyetleri ölçüsünde, birbirilerinin yardımına koşarlar. Toplumda aynen bunun gibidir. Toplumun ayakta durabilmesi için bu yardımlaşmalar zaruri ve kaçınılmazdır.
      Zekât sosyal bir dengedir. Toplumda fakir ve fukaranın hakları gözetilmezse, bu vücudumuzdaki bir organımızın kanaması gibidir. Vaktinde tedbir alınmazsa, sosyal cemiyetin sağlığını, belki de varlığını yitirmesine sebep oluruz. Bu ihmal toplum üzerindeki ilahi elin, rahmetin çekilmesi demektir. Yüce Allahımız “Kendinizi kendi elinizle tehlikeye atmayın. Kendinizi öldürmeyin.” Buyuruyor. Özel olarak bu anlamı da vurgulamış oluyor.
     Zekât, namaz oruç gibi kişisel gelişme ve yükselişe benzemez. O ferdi cimrilik, bencillik gibi kötü huylardan arındırma yanında, toplumsal bünyeye girmiş, zararlı mikroplardan arınma ve bünyenin serpilip büyümesine vesile olur. Namaz bireysel ahlakı, zekât ise toplumsal ahlakı geliştirir. Tövbe suresinin 103. ayetinde” onların mallarından sadaka (zekât) al. Onunla kendilerini temizlemiş ve geliştirmiş olursun” buyuruyor.
     Zekât berekettir. Zekât arıtma ve çoğalmadır. Zekât yüce Allah’ın belirli yerlere sarf edilmek, verilmek üzere, dinimizce zengin sayılan kişilerin mallarından belli bir payın alınması işlemini ifade eder. Zekât verenler, Kur’an-ı Kerim’de mütteki ve ihsan sahibi kullar olarak müjdelenmiştir. Maide suresinin 55. ayetinde yüce rabbimiz, “sizin dostunuz ancak Allah, onun elçisi ve boyun bükerek namaz kılan, zekât veren müminlerdir.” Buyuruyor.
     Sevgili okuyucularım, cimrilik, fert ve toplum için kötü bir hastalıktır. Bu hastalık kişiyi mal uğruna kan dökmeye vatana ihanete, devlet malını yemeye kadar götürür. İşte zekât veren kişi başta cimrilik olmak üzere birçok kötü alışkanlıktan arınır. Ödeyen kişiyi mala tutkunluk zilletinden kurtarır. Zekât bir başka ifade ile Allah’ın verdiği nimetlere şükürdür. Zekât verilmediği müddetçe mal temizlenmiş sayılmaz. Kirli olarak kalır.
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.