Kıymetli Okuyucularım
Allah katında bütün canlıların en şerlisi ve en kötüsü şunlardır. Sakın onlar gibi olmayın. Onlar işittik derler, dilleriyle konuşurken bunu iddia ederler, fakat tatbikata gelince aksini yaparlar. Anlasalar bile anlamazdan gelirler. Sanki hiç duymamiş gibi davranırlar. Onlar dilleri olduğu halde hakkı söylemezler. Kulakları olduğu halde hak ve hakikati duymazlar. Aklı selimlerini kullanmazlar. Kulak, dil ve akıl yok gibidirler. Ancak çıkar ve menfaatlerı olunca akıllı ve konuşkan olurlar. Allah’ınkendilerine verdiği yetenekleri ve özellikleri kötüye kullanırlar. Tarih incelenirse geçmişte ve günümüzde bu çirkin özelliklere sahip nice insanların olduğunu görürüz.
Kıymetli Okuyucularım
Bütün mesele inandığımız gibi yaşamaktır. Bunun için atalarımız ”Ele verir talkını, kendi yutar salkımı” diyerek bu konuya parmak basmışlardır. Yeryüzünde şerli insanlar her zaman olmuştur. Ancak, bunların Müslümanların arasından çıkması tehlikeli ve bir okadar üzücüdür. Ölümlü dünyada neden ve niçinbu adiliklere teşebbüs ediyor diye düşünmek lazım.
Mesela Kuran’da Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Namazı dosdoğru kılın. Muhakkak namaz insanı kötülüklerde alı kor (uzaklaştırır).” Ankebut suresi, Ayet 45. Bu ilahi mesaja göre, namaz kılan bir inan (bir müslüman) yalan söyleyemez, hırsızlık yapamaz, haram yiyemez, milletin, devletin malına tecavüz edemez, ailesine asla zulüm yapamaz. Aynı şekilde Allah Resulü: “Rüşvet alan ve rüşvet veren ateştendir” buyurmaktadır. Daha 14 Haziran Salı sabahı haberlerde 50 milyonluk rüşvet operasyonlarının yapıldığını ve gümrüklerdeki rüşvet rezaletini gündeme taşıdı.
Hiç unutmuyorum rüşvetin çirkin ve haram olduğunu söylediğim bir yetkili, “yahu hoca sen hediye ile rüşveti karıştırıyorsun. Öyle pasaportun içine koyulan 100 mark, 50 dolar yahut benzeri şeyler rüşvet değildir. Onlar hediyedir” demişti. Sonra da eklemişti: “Hoca siz hediyeleşmenin sünnet olduğunu bize öğretmediniz mi ?”
Kıymetli Okuyucularım
Hem Türkiye hemde diğer İslam ülkelerinde üzülerek ifade edelim ki, rüşvet ve benzeri çirkinliklerin önü alınmamışdır. İşin garip yanı ise bu ahlaksızlıklar yapılırken mukaddeslerimiz olan dini değerlerimiz kullanılmışdır. Onun için yeryüzünün en şerli ve en tehlikeli insanları Allah ve onun kelamı (sözü) olan Kuran’ı kalpleri üzere şahit tutanlardır. Onları Rabbimiz düşman ilan etmiştir. Unutmadığım ve gördüğüm bir hadise aklıma geliyor. 1969 ve 1970’lerde uluslararası silah kaçakçılığı yapan, deniz motoru ile binlerce kutu mermiyi ve tabancayı karaya çıkarıp sonrada dağıtımını yapan kişilerin ofislerindeki dolaplar açıldığında ilk gördüğünüz şey Kuran meali ve hadis kitapları oluyordu. Bazı gazetelerin “hammallıktan, mafya babalığına” diye günlerce yazdığı bu kişiler bile kutsallarımızı kullanmışlardır. Anlayın artık!
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
YERYÜZÜNÜN EN ŞERLER VE EN TEHLİKELİ OLANLARI
Allah katında bütün canlıların en şerlisi ve en kötüsü şunlardır. Sakın onlar gibi olmayın. Onlar işittik derler, dilleriyle konuşurken bunu iddia ederler, fakat tatbikata gelince aksini yaparlar. Anlasalar bile anlamazdan gelirler. Sanki hiç duymamiş gibi davranırlar. Onlar dilleri olduğu halde hakkı söylemezler. Kulakları olduğu halde hak ve hakikati duymazlar. Aklı selimlerini kullanmazlar. Kulak, dil ve akıl yok gibidirler. Ancak çıkar ve menfaatlerı olunca akıllı ve konuşkan olurlar. Allah’ınkendilerine verdiği yetenekleri ve özellikleri kötüye kullanırlar. Tarih incelenirse geçmişte ve günümüzde bu çirkin özelliklere sahip nice insanların olduğunu görürüz.
Kıymetli Okuyucularım
Bütün mesele inandığımız gibi yaşamaktır. Bunun için atalarımız ”Ele verir talkını, kendi yutar salkımı” diyerek bu konuya parmak basmışlardır. Yeryüzünde şerli insanlar her zaman olmuştur. Ancak, bunların Müslümanların arasından çıkması tehlikeli ve bir okadar üzücüdür. Ölümlü dünyada neden ve niçinbu adiliklere teşebbüs ediyor diye düşünmek lazım.
Mesela Kuran’da Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Namazı dosdoğru kılın. Muhakkak namaz insanı kötülüklerde alı kor (uzaklaştırır).” Ankebut suresi, Ayet 45. Bu ilahi mesaja göre, namaz kılan bir inan (bir müslüman) yalan söyleyemez, hırsızlık yapamaz, haram yiyemez, milletin, devletin malına tecavüz edemez, ailesine asla zulüm yapamaz. Aynı şekilde Allah Resulü: “Rüşvet alan ve rüşvet veren ateştendir” buyurmaktadır. Daha 14 Haziran Salı sabahı haberlerde 50 milyonluk rüşvet operasyonlarının yapıldığını ve gümrüklerdeki rüşvet rezaletini gündeme taşıdı.
Hiç unutmuyorum rüşvetin çirkin ve haram olduğunu söylediğim bir yetkili, “yahu hoca sen hediye ile rüşveti karıştırıyorsun. Öyle pasaportun içine koyulan 100 mark, 50 dolar yahut benzeri şeyler rüşvet değildir. Onlar hediyedir” demişti. Sonra da eklemişti: “Hoca siz hediyeleşmenin sünnet olduğunu bize öğretmediniz mi ?”
Kıymetli Okuyucularım
Hem Türkiye hemde diğer İslam ülkelerinde üzülerek ifade edelim ki, rüşvet ve benzeri çirkinliklerin önü alınmamışdır. İşin garip yanı ise bu ahlaksızlıklar yapılırken mukaddeslerimiz olan dini değerlerimiz kullanılmışdır. Onun için yeryüzünün en şerli ve en tehlikeli insanları Allah ve onun kelamı (sözü) olan Kuran’ı kalpleri üzere şahit tutanlardır. Onları Rabbimiz düşman ilan etmiştir. Unutmadığım ve gördüğüm bir hadise aklıma geliyor. 1969 ve 1970’lerde uluslararası silah kaçakçılığı yapan, deniz motoru ile binlerce kutu mermiyi ve tabancayı karaya çıkarıp sonrada dağıtımını yapan kişilerin ofislerindeki dolaplar açıldığında ilk gördüğünüz şey Kuran meali ve hadis kitapları oluyordu. Bazı gazetelerin “hammallıktan, mafya babalığına” diye günlerce yazdığı bu kişiler bile kutsallarımızı kullanmışlardır. Anlayın artık!