Yaptıkları fitne fesadı inkâr edip örtmek isterler. Çünkü bunların maksatları yaptıkları şeylerin sulh ve barış olduğunu iddia etmektir. Bunlar hak, hakikat, adaleti seçmek istemediklerinden, bozmayı düzeltmek sanırlar ve yeryüzün de fitneler çıkarırlar. İşleri çığırından, istikametinden çıkaran fitnelerin başında harpler gelir. Fesat bu harplere konu olacak, zemin hazırlayacak şeyleri ihdas etmek, meydana getirmektir. Münafıklarda böyle yaparlar. Müminlerin içine karışarak, onların sırlarını kâfirlere duyurarak, onları müminlere karşı teşvik ederler. Müslümanların aleyhinde çalışırlar. İnsanları kavgaya, tutuşturmak için, Mümin ve Müslümanları zarara uğratmak için fırsatlar icat ederler.  Bu fırsatlardan istifade etmek maksadıyla değişik alçaklıklar yaparlar. Müminler ve Müslümanlar bunların ihanetlerini gözden kaçırmazlar ve bunlara karşı gaflet içinde olmazlar. Ancak münafık takımı ve fitne, Esat ehli Müslümanların ihtarlarını ve nasihatlerini dinlemezler. Onun için yüce Rabbimiz münafıklara inanmanın gereksiz olduğunu ve onların yalanlarına, yanlışlarına uyulması gerektiğini beyan ederek Müslümanlara şu tembihi ve uyarıyı yapmaktadır. Ey ehli iman, ey Müslümanlar sakın aldanmayınız, uyanık durunuz. Bunlar yeryüzünde fesat çıkaran güruhun, fesatçı takımının kendileridir. Bu kefere takımı bugünde şuurları olmadığı gibi, yarında şuursuzluklarına, ihanetlerine devam edeceklerdir. Çünkü iman ettik demekle iman olmuyor. Bunlar insanları aldatan fasık münafıklardır. Bunlar alçaklardır.

Bakınız Elmalı Tefsiri Cilt bir sayfa 230-234’ün özeti.

NOT: Firavundan, Nemruttan, Gar un’dan, Ebu Cahilden, Ebu Lehep’ten, alında Nerona Moğollara kadar, oralardan çağımıza baktığımızda medeni bilinen Batı âlemi ve Avrupa’nın ihanetleri çok açık olarak sırıtmaktadır. Amerika’sı, İngiltere’si, Rusya’sı ve diğerleri. Onların beslediği, büyüttüğü amigoları. Bu arada Müslüman geçinen ve Müslüman kanı akıtılmasına uşaklık yapan fasıklar. Neresinden bakarsanız bakın karşınıza içte ve dışta münafıklar çıkar. Parayı ilahlaştıran tipler savaşları ve harpleri de organize ederler. Bunun açık örneği Suriye’dir.