Millet olarak bilmemiz gereken öyle vahim öyle çirkin olaylar var ki anlatmak ve yazmak çok zor. Mesela Amerika’nın üçüncü büyük enerji şirketi olan Türkiye’de BOTAŞ dâhilbirçok şirketle ortalıkları bulunan Orta Doğu’dan Orta Asya’ya, Güney Asya’dan Orta Afrika’ya kadar eli uzanan;birçok askeri darbelere imza atan hem Amerika’da hem de yatırım yaptığı bölgelerde birçok yöneticinin maaşlarını bile ödeyen uluslararası misyonerlik kuruluşlarına taşeron olarak kullandığı iddia edilen Enron’un şaibeli iflası ve hem şirketin hem de koruyucusu Buseh ailesinin ilişkilerinin ortaya çıkması dünya enerji politikaları 11 Eylül saldırıları Afganistan ve Amerika’nın İslam dünyasının merkezini oluşturan petrol bölgelerine yönelik küresel savaşının arkasındaki ilişkiler hakkında çok ciddi ipuçları ortaya çıkmaktadır. Başta Enron ve onun denetimini yapan dünyanın en büyük mali müşavirlik ve danışma şirketi Andersen’in dünya enerji pazarları üzerindeki belirleyici ve etkileyici rolü bu şirketlerin uluslararası dev petrol şirketleri ve yan kuruluşlarıyla bağlantıları yine bunların dünya enerji havzalarındaki siyasal yönetimlerle ilişkileri açığa çıktığı oranda 21’inci yüzyılda petrol üzerine oynana oyunları daha anlaşılır kılacaktır.
Kıymetli okuyucularım,
Afrika’dan, Orta Asya’ya; Türkiye’den, Güney Doğu Asya’ya kadar hemen her ülkede yatırımları olan Amerikan siyasal gücünü arkasına alarak ihaleler alan birçok ülke yönetimiyle ilişikleri olan Amerika’nın enerji ve dış politikasını belirleyen etkin güçlerden biri Enron şirketidir. Enron dosyası ve Enron gibi birçok ülke yönetiminin kontrolünü ele alan diğer petrol devlerinin uluslararası ilişkilerdeki rolü tanımlanmadan meseleleri anlamak mümkün değildir. Hatta 28 Şubat’a neden ihtiyaç duyulduğu Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin sebepleri Amerika ve Taliban ilişkilerini anlamak ancak Enron dosyasının açılmasıyla anlaşılabilir. Uluslararası İslamcı terör denilen Elkaide, Taliban, Hizbullah ve diğerleri sömürge hareketi başlatan petrol lobilerinin ihanetidir. Enron iflas etti dense de Türkiye’deki ortakları sermaye ticaretleri, siyasi ilişkiler devam etmektedir. Enron dosyasının kanıtlarını yok etmekle suçlanan Anderson şu anda bile Türkiye’nin en stratejik kurumlarının danışmanlığını yapmaktadır. Telekomünasyon, GSM, Bakü-Ceyhan boru hattı buna dahildir. Güçleniş adamları da bunun içindedir. Bakınız: İşte İstihbarat, sayfa 670-675, Nurullah Aydın.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
ZEKERİYA KILIÇ
Yeni dünya düzeni ve ihanetler-3
Kıymetli okuyucularım,
Millet olarak bilmemiz gereken öyle vahim öyle çirkin olaylar var ki anlatmak ve yazmak çok zor. Mesela Amerika’nın üçüncü büyük enerji şirketi olan Türkiye’de BOTAŞ dâhilbirçok şirketle ortalıkları bulunan Orta Doğu’dan Orta Asya’ya, Güney Asya’dan Orta Afrika’ya kadar eli uzanan;birçok askeri darbelere imza atan hem Amerika’da hem de yatırım yaptığı bölgelerde birçok yöneticinin maaşlarını bile ödeyen uluslararası misyonerlik kuruluşlarına taşeron olarak kullandığı iddia edilen Enron’un şaibeli iflası ve hem şirketin hem de koruyucusu Buseh ailesinin ilişkilerinin ortaya çıkması dünya enerji politikaları 11 Eylül saldırıları Afganistan ve Amerika’nın İslam dünyasının merkezini oluşturan petrol bölgelerine yönelik küresel savaşının arkasındaki ilişkiler hakkında çok ciddi ipuçları ortaya çıkmaktadır. Başta Enron ve onun denetimini yapan dünyanın en büyük mali müşavirlik ve danışma şirketi Andersen’in dünya enerji pazarları üzerindeki belirleyici ve etkileyici rolü bu şirketlerin uluslararası dev petrol şirketleri ve yan kuruluşlarıyla bağlantıları yine bunların dünya enerji havzalarındaki siyasal yönetimlerle ilişkileri açığa çıktığı oranda 21’inci yüzyılda petrol üzerine oynana oyunları daha anlaşılır kılacaktır.
Kıymetli okuyucularım,
Afrika’dan, Orta Asya’ya; Türkiye’den, Güney Doğu Asya’ya kadar hemen her ülkede yatırımları olan Amerikan siyasal gücünü arkasına alarak ihaleler alan birçok ülke yönetimiyle ilişikleri olan Amerika’nın enerji ve dış politikasını belirleyen etkin güçlerden biri Enron şirketidir. Enron dosyası ve Enron gibi birçok ülke yönetiminin kontrolünü ele alan diğer petrol devlerinin uluslararası ilişkilerdeki rolü tanımlanmadan meseleleri anlamak mümkün değildir. Hatta 28 Şubat’a neden ihtiyaç duyulduğu Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin sebepleri Amerika ve Taliban ilişkilerini anlamak ancak Enron dosyasının açılmasıyla anlaşılabilir. Uluslararası İslamcı terör denilen Elkaide, Taliban, Hizbullah ve diğerleri sömürge hareketi başlatan petrol lobilerinin ihanetidir. Enron iflas etti dense de Türkiye’deki ortakları sermaye ticaretleri, siyasi ilişkiler devam etmektedir. Enron dosyasının kanıtlarını yok etmekle suçlanan Anderson şu anda bile Türkiye’nin en stratejik kurumlarının danışmanlığını yapmaktadır. Telekomünasyon, GSM, Bakü-Ceyhan boru hattı buna dahildir. Güçleniş adamları da bunun içindedir. Bakınız: İşte İstihbarat, sayfa 670-675, Nurullah Aydın.