Sevgili okuyucularım. Her şeyi tozpembe gösterenler hariç, samimi bir şekilde gerçekleri konuşursak ekonominin pek de iyi olmadığını açık şekilde görebiliriz. Çünkü görünen köy kılavuz istemezmiş. Bakınız 5. 11. 2017 Pazar günü itibariyle enflasyon son 9 yılın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Rakam olarak bu seviye yüzde 11.9 neredeyse yüzde 12’ ye varıyor. Dolara bakarsanız almış başını gidiyor. Son rakamlara göre 3. 850. Neredeyse 3. 900’ lere ulaşmış. Euro derseniz aynı şekilde tavan yapmış 4.400 lere varmış. Bunlara göre altın da uçuk bir yükselişte. Bunlara endeksli olarak benzin, mazot yani petrol ürünleri aynı vaziyette yükseliyor. Tam bunların hesabı yapılırken ekranlara yeni zamlar yolda, zam geliyor diye yazılar düşüyor. Memura, emekliye verilen zamlar çoktan eriyip gitti. Zaten yapılan zamlar günde bir simit ya da ayda bir kilo ete tekâmül ediyordu. Artık onlar da hayal oldu gitti. Paradan atılan sıfırlar yavaş yavaş geri gelmeye başladı. Neden dersiniz eski hesaplara göre dolar 3 800 lira, Euro 4 400 lira oldu. Alınan tedbirler sıkı para politikası hiçbir işe yaramadı. Bir taraftan iktidar, muhalefet çekişmeleri, bir yandan iç ve dış problemler. Vatandaşın çektiği sıkıntı üçüncü plana bile alınmıyor. Tabi bu arada kan kaybı oluyor. Çok net şekilde bu kan kaybına uğrayan elbette iktidar yani AK Parti. Peki, ne tedbir alınabilir? Pratik şekilde göz atalım. Mesela üretici ve tüketici arasına arasına giren rant muslukları neden kapatılmıyor. Karnabahar tarlada, çiftçinin elin de bir lira. Tezgâhta pazarına göre 5 lira ile 7 lira arasında dolaşıyor. Narenciye aynı şekilde. Ayva, elma, kivi ve benzeri ürünler çiftçiyi ağlatıyor. Aracıyı güldürüyor. Türkiye de bir türlü yıllardan beri Pazar mafyası engellenemiyor. Devletimiz de kayıtsız kalıyor. Mahalli idareler yetkilerini kullanmıyor ya da kullanamıyor. Örneğin: Bursa’nın Yenişehir ilçesindeki üretici, ürettiği pancarın, kelemin, karnabaharın parasını yükleyip arabaya İstanbul’ da satamıyor. Ya elindeki mal kalıyor ya da yağmalanıyor, ya da bir ton dayak yiyip perişan oluyor. Nakliye, hamaliye, stopaj, kdv derken bir liralık mal oluyor sekiz lira. Ondan sonra enflasyon oluyor yüzde 12. İşçi aynı parayı alıyor. Memur aynı maaşı alıyor. Üretici zaten ağlıyor. Peki, kim bu enflasyon canavarını hortlatanlar?
İşte devletimize düşen pratik görev bu dur. Aracı, tefeci, kara borsacı artık bu milletin sırtından geçinmesin. Yeter diyoruz…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Zekeriya Kılıç
Yaşamaya devam zam üstüne zam
İşte devletimize düşen pratik görev bu dur. Aracı, tefeci, kara borsacı artık bu milletin sırtından geçinmesin. Yeter diyoruz…