SON DAKİKA
Hava Durumu

YALAN SÖYLEMEK VE HASET ETMEK

Yazının Giriş Tarihi: 14.02.2021 15:26
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.02.2021 15:26

"Şakada olsa bir insanın yalanı terk etmediği sürece (müddetçe) tam anlamıyla mümin olamayacağını haber veren Şanlı Peygamberimiz (s.a.v.) insanları güldürmek için yalan söyleyen kimselere; "Yazıklar olsun" buyurmuştur. İbn-i Hanbel Cilt II.353. Peygamberimiz, insanları yalandan ve ona (yalana) götürebilecek her türlü davranış ve hareketten sakındırmıştır.Hatta bunlara çoğu kimselerin benimsemediği, önemsemediği dikkate almadığı çocuklara yalan söylemeyi ve yalan söyleyerek şaka yapmayı bile dahil etmiştir. Bir defasında annenin çocuğunu çağırıp; "Gel sana bir şey vereceğim" dediğini duyan Allah Rasulü kadına "Ona ne verecektin" diye sormuş, "Kuru hurma" cevabını alınca da şöyle buyurmuştur. "Dikkatli ol ona bir şey vermemiş olsaydın bu senin için bir yalan olarak yazılacaktı" buyurmuştur. Bakınız Süneni Ebu Davud Edep bahsi no 80. Yine Rasulullah efendimiz (s.a.v.) "Yalandan kaçının. Çünkü ister ciddi olsun, isterse şaka yollu olsun, yalan söylemek Müslüman’a yakışmaz" buyurmaktadır. Bak. İbni Mace Sünnet bahsi 7. Doğru sözlülük hususunda  İnsanların en titiz ve en hassas olanı Şanlı Peygamberimizdir. 

Yalan konuşmak münafıklığın birinci alameti birinci nişanıdır. Tıpkı yalan gibi, hasette Müslüman’a, Mümine yakışmayan çirkin bir davranış ve günahtır. "Hasetten sakının; çünkü haset ateşin odunu yakıp bitirdiği gibi iyi ve güzel güzel işleri, iyi amelleri yer bitirir." Bakınız Ebu Davud Edep Bahsi 52.

Çağımızın ve günümüzün sosyal hastalıklarından olan yalan ve haset adeta bizleri, neslimizi kuşatmıştır. Moda ve alışkanlık halini almıştır. Ekranlar iletişim araç ve gereçleri bunların açık örnekleriyle doludur. Frene basan da yoktur. 
Doğruları haykıran, hakikatleri söyleyen ilim adamları, maneviyat önderleri de
kalmamıştır. Bir İmamı Azam yoktur. Pervaneler hak ve hakikatten yana değil, güçlü ve kuvvetli görünenlerin tarafına doğru dönmektedir. Bu bağlamda insanlar, tipler
ayrılmıştır. Bir bölümü topluma uymaya çalışır, bir bölümü de, topluma uymaktansa, toplumu kendisine uydurmaya çalışır. Aslında ne aldananlardan ol, ne de aldatılanlardan ol, formülü geçerli olmalıdır. Ne yazık ki "Evet efendim" mantığı öndedir. 
"Ha-Hu-ha anladın m? Evet efendim" "Ha-Hu-Ha tamam mı? Evet efendim" "Ha-Hu-Ha demi evet efendim" "Ha-Hu-Ha çok iyi bir anlaşma, çok iyi bir diyalog oldu mu? Yani pek tabi ki oldu efendim" Bakınız. Küfre açılan kapı Dinler arası diyalog. Sayfa 138.

Keşke doğrular, hakikatler söylense de insanlık düşürüldüğü badirelerden kurtulsa. "Şu geçen yıllar olmuşta heder günler, aylar, yıllar su gibi gider yolcu bu yollar nereye gider? Şu geçen yıllar olmuşta heder."
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.