SON DAKİKA
Hava Durumu

ÜZERİNE YEMİN EDİLEN ASIR VE ZAMANI İYİ ANLAMAK LAZIMDIR (1)

Yazının Giriş Tarihi: 17.11.2020 16:04
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.11.2020 16:04
 Gördüklerimiz, yaşadıklarımız ve şahit olduğumuz manzaralara bakarsak insanlığın ve dünyanın iyiye, güzele, huzur ve mutluğa gitmediğini görürüz. Dikkat edilirse nöbetler halinde gelen meşakkat ve çilelere karşı Rabbimiz bizleri uyarıyor; “Yemin olsun ki, şüphesiz insan bir ziyan, bir hüsran (dalalet) içindedir” buyuruyor. Asır ve zaman pratikte şu anlamlara gelmektedir. Birincisi içinde bulunduğumuz mutlak zaman, ikincisi her yüz yıl yani asır dediğimiz zaman dilimi. Üçüncüsü ikindi namazı vakti. Onun için ikindi namazının adı asırdır. Dördüncüsü asri Muhammed-i yani Allah Resulü’nün(s.a.v) Peygamberlik mühleti. Bunun da adı ahir zamandır. Çok ibret verici ve dikkate şayan olan şu hadiste Şanlı Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır; “Sizden önce gelip geçenlere nispetle sizin vaktiniz ikindi namazı ile güneşin batışı arası kadardır.” İlgili hadis sahihi Buhari’de mevcuttur. Bakınız Diyanet Dergisi 1981 Yıllığı Hicret özel sayısı. Sayra 181-203. Kuran-ı Kerim’e göre insanlık tarihi üç bölümdür. Birincisi Hz. Musa’ya Tevrat’ın indirilmesinden önce geçen ilk zaman, Bunun adı Karunu Ula’dır. İlk insan Hz. Âdem atamızdan Hz. Musa’ya kadar olan zaman dilimidir. İkincisi Tevrat’ın indirilişinden Hz. Musa’dan Peygamberimize (s.a.v) kadar olan zaman dilimidir. Bunun adı da orta zaman yani Karubu Vasta’dır. Hatemül Enbiya (son peygamber) olan şanlı Peygamberimizin (s.a.v.) teşrifiyle başlayan Ahir Zaman yani H.z Muhammed’in ve İslam Ümmeti’nin zamanı.  İşte Allah tarafından üzerine yemin edilen zaman diliminden asırdan maksat budur. Daha doğrusu üzerine yemin edilen asırdan maksat, bu asırdır.
Birlikte Asır Suresi’nin mealine bakalım. Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor; “Asra (zamana) yemin olsun ki insanoğlu hiç şüphesiz mutlak bir hüsran (bir ziyan) içindedir. Ancak iman edip Salih amel (İyi, faydalı ve hayırlı olan iş) işleyenler, bir de birbirlerine Hakk’ı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler başka. (Onlar hariç) Çünkü onlar ziyandan, hüsran ve dalaletten (Sapıklıktan) kurtulmuşlardır.
Dikkat edilirse İman, sonra da yararlı ve faydalı iş (güzel şeyler) yani Salih amel bunların peşinden güzel ahlak geliyor. Salih amellerle ibadetlerimiz güzel ahlaka da her türlü hayırlı ve faydalı işler ön plana çıkmaktadır. Bir başka tabirle İman İslam binasının temelini, ibadetler ise bu binanın dört duvarını, güzel ahlak da çatısını teşkil etmektedir. Temelsiz bina köksüz ağaç olmaz. Duvarsız ve çatısınız bina, gövdesiz ağaç olmadığı gibi imansız ve ahlaksız bir insan topluluğunun da mutlu yaşaması ve uun ömürlü olması mümkün değildir.  Zamandan bir bölüm, bir parça olan ömür insanın en kıymetli sermayesidir. Ne kazanırsak onunla kazanırız. Ne kaybedersek onunla kaybederiz. O halde içinde bulunduğumuz vaktin kıymetini bilmeli ve o sermayeyi çok iyi değerlendirmeliyiz. DEVAM EDECEK. LÜTFEN TAKİP EDİNİZ.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.