SON DAKİKA
Hava Durumu

ÜLKEMİZİN BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜ -2-

Yazının Giriş Tarihi: 06.10.2021 17:22
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.10.2021 17:22
Kıymetli okuyucularım
Hem Irak Türkleri, hem de Suriye Türkleri sinsi bir şekilde Kürtleşmeye zorlanmış ve terk edilmişlerdir. Bunun da sebebi Arap Bass Milliyetçiliği'nin Araplaştırmadığı Türkmenlerin, Kürtleşmelerini tercih etmeleridir. Böylece Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'deki Türklüğün kimliğini değiştirerek Türkiye ile Arap dünyası arasında bir tampon bölge tampon toplum oluşturma amaçlanmıştır. Detaylara inmeden rahat bir şekilde şunu söyleyebiliriz. Kürtler etnik köken itibarıyla ve kültür itibariyle bir sınır toplumudur. Orijinal bir Kürt kimliğinden bahsedilemez. Türk, Arap ve Fas kültürleri arasında meydana gelmiştir. Bu üç kültürün ürünüdür. Gerek dil, gerekse fizik antropoloji itibariyle yakınında yaşadıkları bu üç toplumdan en yakınına daha yakındırlar. Bak. Halk İnançları Hattı Sayfa 78-90 Dr. Yaşar Kalafat 2012

Kıymetli okuyucularım
Bu açıklamadaki gaye Kürtlerin kimliklerine dair bilgi vermek değildir. Türkmenlerin Kürtleşmesi tanımı ile kastedilen sosyal değişimin mahiyetini anlatmak ve anlamak içindir. Türkmenlerin nüfus sayımlarında Kürt olarak gösterilmesi çok manidardır.
Bu bağlamda merhum Atatürk'ü ve Alparslan Türkeş'i rahmetle anıyorum. Bu mesele açılımla saçılımla, tavizlerle çözülmez. Eğitimle, gerçekleri okullarda ve camilerde anlatmakla çözülür. Burada Diyanet personeline ve Milli Eğitim'e çok büyük görevler düşmektedir. Güvenlik güçlerimizin verdiği mücadele ortadadır. Çözüm yeri ise Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Konu basit değildir. Millidir ve Türk milletinin tamamını ilgilendirmektedir. Kandil'le İmralı ile siyasi getiri ve götürü hesaplarıyla bu iş çözülmez. HDP'nin milletvekilleri maaşlarını alıyorlar, meclis başkanvekilliği yapıyorlar, emekli oluyorlar. Gayrimeşru ise mecliste ne işleri var? Geçmiş yıllarda AKP (AK parti)'den hatta kurucuları arasında yer alan vekillerden HDP'ye geçen milletvekilleri olmuştur. Seçim zamanlarında maalesef İmralı muhatap alınmıştır. Bütün bu yaşananlara bakıldığında hala milletimize doğrular söylenmiyor. Yurtiçi kadar yurtdışında da Kürt-Türk meselesi gündemdedir. Şıh geçinen, Seyyid geçinen nice şarlatanlar faaliyetlerine devam etmektedirler. Anadolu yerine Anadölü diyecek kadar alçaklaşan bu şarlatanlara dur demesi gerekenler neredeyse susuyorlar. Oy devşirme, rey alma uğruna gerçekleri gizleyenler ülkemizin bütünlüğünü ilgilendiren bu meselede doğruları konuşmalıdırlar. Sloganlarla, hamaset nutukları ile olay çözülmez. Acizane olarak Frankfurt'ta bulunan Hacı Bayram Camisi'nde sohbet yaparken şöyle demiştim:
"Lazım, Çerkezim, Macırım, Pomağım, Abazayım, Arnavutum, Romenim, Arabım ve Kürdüm! Anadolu teknesinde böyle yoğrulmuş hamurum. Piştim millet fırınında Müslüman Türk doğdum" 
‌Rahmetli Ozan Arif (Mekânı cennet olsun) beni kucaklamış ve tebrik etmişti. Ben siyasetten bahsetmiyorum. Çözüm yeri milletimizin odak noktası olan TBMM'dir. Asıl çözüm ise eğitim ve bilgilendirme, bilinçlendirme yöntemidir.
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.