SON DAKİKA
Hava Durumu

TÜRK KADINININ SEÇME VE SEÇİLME HAKKI

Yazının Giriş Tarihi: 09.12.2021 18:34
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.12.2021 18:34
Tarih 1934 Türk kadını seçme ve seçilme hakkına kavuşturulmuş ve yıllar sonu toplumdaki yerini almaya başlamıştır. Gasp edilen hakkı Atatürk tarafından iade edilmiştir. Gasp edilen diyorum. Çünkü Şanlı Peygamberimiz (s.a.v.) Veda Hutbesi'nde, "Ey insanlar sizin kadınlarınız üzerinde haklarımız vardır. Kadınlarınızın da sizin üzerinizde hakları vardır. Onlara iyi davranınız. Eşlerinize şefkatle muamele ediniz" buyurmuş, ancak bu cihan-ı şümül mesaj maalesef birileri tarafından din ve dindarlık adına ayaklar altına alınmıştı. Kuran'da, yüce Rabb'imizin şu ilahi emri çok açıktır: "Erkeklerin meşru surette kadınlar üzerindeki hakları gibi kadınların da erkeklerin üzerinde hakları vardır." Bakara Suresi ayet 288. Allah insan türünü kadın ve erkek olmak üzere iki temel birimler yaratmıştır. Bu bağlamda insan olmak şeref ve haysiyetini her iki cins kadın ve erkek eşit olarak paylaşırlar. Konu ile ilgili Nisa Suresi'nin 1. Ayeti çok nettir.

Kıymetli okuyucularım
"Cennet anaların ayakları altındadır" bu buyuran Şanlı Peygamberimiz (s.a.v.) kadınların korunması ve mesuliyetleri bakımından şu mesajı vermiştir: "Kadınlarınıza eziyet etmeyiniz. Onlar Allah'ın sizlere emanetidir. Onlara karşı yumuşak olunuz. Onlara iyilik ediniz" şeklinde erkekleri ikaz etmiştir. İslamiyet kadına çok büyük ve çok önemli haklar vermiştir. Kadın din ve dünya için çalışmak ve kendisini mesut edecek her türlü meşru işte çalışma bakımından erkeklerle aynı haklara sahiptir. İlim öğrenmek tahsil yapmak da hem erkeklere hem de kadınlara farz kılınmıştır. Dinimiz insanları kadın olsun erkek olsun giyime bakımından bazı ölçülere tabii tutmuştur. Cinsiyet faktörünü de dikkate almıştır. Bu konuda ölçüler getirmiştir. Mesela çıplak yaşamayı, çıplak giymeyi ilericilik zanneden zavallılar gibi çarşafa ve yürümeyi dindarlık zanneden cahiller ortak hata içindedirler. Araf Suresinin 26. Ayeti konuyu açıklamaktadır. Ayrıca Nur Suresi'nin 31. Ayeti bu mevzuda çok nettir. Sosyal değişme ayakları ile kadınları reklam aracı yapmak ve para kazanma aracı gibi görmek tamamen kültürel köleliktir.

Kıymetli okuyucularım
Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk 1924 tarihinde Kastamonu'yu ziyaret ettiğinde onları gören bir grup kadın peçelerini yüzlerine çekerek yolun kenarında çökmüşlerdir. Askerler müdahale ederken merhum Atatürk devreye girer ve şu veciz konuşmayı yapar: "Erkek arkadaşlar bu durum biraz da bizim hodbinliğimizden, cehalet ve tutuculuğumuzdan değil midir? Eğer kadınlarımız yüce dinimiz İslam'ın emirlerini bilmiş olsalardı ne bu kadar kapanacaklar ne de o kadar açılacaklardı. Onlar gözleri ile dünyayı seyretsinler. Yüzleri cihana açılsın." Bak. Atatürk ve Din Eğitimi Diyanet İşleri Başkanı Ahmet Gürtaş.
Kuran ve sahih sünneti kendi mantığına göre yorumlayanların Müslümanlara önder olma hakları yoktur. Kadınlarımız dinimizi emin ağızlardan öğrenmelidirler.
 
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.