SON DAKİKA
Hava Durumu

TERÖR VE ÇEŞİTLERİ (3)

Yazının Giriş Tarihi: 21.07.2020 16:41
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.07.2020 16:41
Terör örgütlerini ve teröristleri masumlaştırmak için yapılan çalışmalar asla unutulmuyor. Özellikle 1 Ağustos 2009’dan sonra yayınlanan gazetelerin incelenmesi milletimiz üzerinde oynanan oyunları net olarak ortaya çıkarmaktadır. Bilinçli bir şekilde “Algı operasyonları” yaparak kullanılan yöntemler hala hafızalardadır. Mesela bebek katili, cani Öcalan için bazı köşe yazarları şu satırları aktarmışlardır; “Oruç tutar, namazı ön safta kılardı. Beraber kılardık. Ne yapıyorsa hep en iyisini yapardı. Namazı da öyleydi. Necip Fazıl Kısakürek konferanslarına katılıyordu. Dindar biriydi. Namazını kılardı. Hemen hepimiz gibi Anadolu’dan köyden büyük şehre gelmiş bir öğrenci idi. Mütevazı, çekingen biriydi. Hatta pasif diyebilirim” gibi sözler belli, maksatlar için kullanılmıştır. Asıl dikkat çeken konu bu sözlerin sahipleri ve bu sözleri siyasete taşıyanlardır. Ne demek “Çocuk önceden iyiymiş, ancak sonradan bozulmuş. Aslında bu sözlerin sahiplerine ”Bana arkadaşını söyle, sana ne mal olduğunu söyleyeyim” demek gerekir. Bu zavallılar PKK’nın bir dönem gün aşırı imamlarımızı öldürdüğünü unutabilirler. Hatta milletimizi balık hafızalı sanabilirler. Ulan gafiller PKK’nın alternatif cuma namazları kıldırdığını, Kürdistan İmamlar Birliği isimli şebekenin başına bir zamanlar bir Gregoryan dönmesini geçirdiklerini, namazı tiyatrolaştırarak dalga geçtiklerini, domuz eti yemeyi mübah gördüklerini, oruç tutan teröristlerin arkadaşları tarafından öldürüldüğünü unutmadık. Hatta katil Öç Alan’ı peygamber ilan etmeye kadar işleri götürdüklerini nasıl unutabiliriz. Nasıl unutulabilir. Unutkanlık bahanesinin arkasına sığınanlar ne derece inandırıcı olabilir. Katil Öç Alan’ın “Hira Dağı’na insan olarak çıkar, tanrı olarak inerdim” diyerek kendisini tanrı ilan etmesi nasıl unuttular.  “Benim her sözüm, her cümlem, bir ayettir” diyen şerefsizi muhatap alanlar nasıl kendilerini savunacaklardır. Tarih 16 Ağustos 1984 Genel Kurmay Başkanlığı’ndan ürkütücü bir açıklama yapılır. Açıklama, gelen ihanet fırtınasının habercisidir. Konu Dr. M. Hidayet Vahapoğlu tarafından “Ya sus, ya da doğruyu söyle ” başlıklı yazı ile ek alınmıştır. Kendisi 2013 Yılında MHP Genel Başkan Baş Danışmanı’dır. Ayrıca MYK Üyesi’dir. Bakınız Kutlu Sesleniş Dergi’si Sayfa 27-28.

DEVAM EDECEK

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.