SON DAKİKA
Hava Durumu

TEDBİRLER İNANDIRICI VE DEVAMLI OLMADI

Yazının Giriş Tarihi: 22.12.2021 17:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.12.2021 17:00
Kıymetli okuyucularım
Sıfır atık diye bir kampanya başlatılmıştı. Bizler de toplum olarak sevinmiştik ve başlatanlara gönülden teşekkür etmiştik. Pet şişeler, naylon poşetler kullanımdan kaldırılacaktı. Pazar çantaları ve fileler devreye girecekti. Hatta ilk günlerde marketler, bakkallar, manavlar ve diğer esnaflar naylon poşet kullanan müşteriden poşet parası talep etmeye başlamıştı. Bu yüzden birçoğumuz pamuklu pazar çantaları hazırlamıştık. İlgili kurumlar, seri şekilde kanallar dereler, göletler, nehirler ve denizlerimizdeki kirliliği gündeme taşımışlar, ekranlara yansıtmışlardı. Başta Marmara Denizi olmak kaydı ile tehlikeli boyutlara ulaşan müsilajla hızlı mücadeleye başlanmıştı. Çevreyi kirleten zehirli atıkları, dere yataklarına boşaltan işletmelere cezalar verilmiş ve kamuoyuna duyurulmuştu. Orman yangınları, toprak kaymaları seller ve diğer afetler endişeleri arttırmıştı. İlgililer ve söz sahibi otoriteler suçu iklim değişikliğine atmışlardı. Öyle ya iklimin ağzı dili yok, kendisini savunacak kimse de yok. "Beni siz değiştirdiniz. Siz bu hale getirdiniz. Sizden şikayetçiyim" diyemiyordu. Peki, geldiğimiz nokta neresi, hangi mesafeyi kat ettik? Bakalım.

Kıymetli okuyucularım
Bilinen bir atasözümüz var. "Unuttur unuttur yuttur" derler. Tıpatıp aynısını yaşıyoruz. Pet şişelerin, naylon poşetlerin kullanımını daha da arttı. Alınan önlemlerin ve tedbirlerin devamı gelmedi. Denetimlerde yazılan cezalar caydırıcı olmadı. Kimilerine göre çerez parası bile değildir. Maden aramalarında, çevre kirliliği ve yeşil bitki tahribatı devam ediyor. Gönül isterdi ki uygulamalar devamlı ve inandırıcı olsun. Binlerce dekar ormanlarımız yandı, ya da yakıldı. Buralardan çıkarılan orman ürünleri bile gereği gibi değerlendirilmedi. Bazı haber bültenlerinde sözü edilen orman ürünlerinin belli kişi ya da kişilere ucuz olarak verildiği, onların da bu ürünleri yurtdışına ihraç ederek yüzlerce milyar rant elde ettikleri gündeme geldi. Halbuki Türkiye'de kağıt ürünlerine bir sürü zam geldi. Atalarımız ne güzel söylemiş: "Eve lazım olan camiye haramdır" diye. Burada bile hata yapmaktan kurtulamıyoruz . Devlet denizine olta atmayı meslek edilenler ve onlara ortam hazırlayanlar elbette yaptıklarının cezalarını huzur-u ilahide çekeceklerdir. Öyle inanıyorum ki zerre kadar vicdanları varsa bu dünyada da rahatsız olacaklardır. Tabii kurunun yanında yanan yaşlara yazık oluyor.

Kıymetli okuyucularım
Serzenişlerimi ve sitemlerimi hoş görün. Yaşadığımız olaylar, geldiğimiz nokta üzüntülerimizi devamlı arttırıyor. Tatlı suyun içinde yol alan kaptan kıyıdan tatlı su istediği zaman aldığı cevap şöyledir: Kovayı suya bırak. Çünkü gemi Tuna Nehri'ndedir. Tıpkı bunun gibi elimizde Kuran gibi bir kitap var. Biz helak buhranı yaşıyoruz. Hepimize de yazık oluyor.
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.