Kıymetli okuyucularım. Sözlükte seçmek, tercih etmek, istemek, karar vermek anlamına gelen irade pratikte terim olarak Allah'ın veya insanın ilgili seçeneklerden birini seçip belirlemesi, tayin ve tahsis etmesi diye tanımlanır. Buna göre Allah'ın iradesi ezeli ve ebedidir. Sonsuz ve sınırsızdır. Herhangi bir şey ile bağlantılı değildir ve mutlaktır. İnsanın iradesi ise sonlu, sınırlı, zaman mekan ve benzeri şeylerle bağlantılıdır. Evrende meydana gelen her olay ve varlık Allah'ın tekfini (oluşumlarla ilgili) iradesi ile meydana gelir. Kul da Allah kendisine tanıdığı sınırlar içinde fiilini (işini) seçer. Kulun işinde hür olması demek hürriyetine inanması işini yaparken herhangi bir baskı altında olmadığını kabullenmesi demektir. İnsanlar işlerinde gerçek bir irade hürriyetine sahiptirler. İnsanoğlu bu gerçeği kendi içinde her an duymakta, yaptığı işlerde hür olduğunu hissetmektedir. Yüce Rabbimiz, insanların irade sahibi, dilediğini yapabilir bir varlık olmasını takdir buyurmuş ve onlara bu güç ve kudreti vermiştir. Bu sebepten dolayı insanlar kendi istek ve hür iradeleriyle bir şeyi yapmak ve yapmakta serbesttirler ve bu güce sahiptirler. İnsanın yapmak istediği şey, ister hayır (faydalı) olsun ister şer (zararlı) olsun o işi Allah yaratır. Çünkü külli (umumi irade) Allah'a aittir. Cüzi ferdi ve kişisel irade insana aittir. Yani seçenek ve tercih kuldan yaratmak halk etmek Allah'tandır.
Kıymetli okuyucularım. İnsanın hür bir iradeye sahip olduğunu ve bu iradesinden dolayı yaptığı işlerden sorumlu ve yükümlü olduğunu bildiren ayetler vardır. "Nefse ve ona yani insana bir takım kabiliyetler verip de iyilik ve kötülüklerini ilham edene bildirene yemin ederim." Şems Süresi ayet, 7-8. "Şüphesiz biz ona insana doğru yolu gösterdik. İster şükredici olsunx ister nankör." İnsan Suresi ayet, 3. "Kim iyi bir iş yaparsa lehine (iyiliğine) kim de kötü bir iş (kötülük) yaparsa aleyhine, zararınadır. Rabb'im kullarına asla zulmedici değildir." Fussilet Suresi Ayet 46. Anlıyoruz ki insan cüzi iradesiyle ister, Allah yaratır. Çünkü külli irade Allah'a aittir. İnsan seçer Allah yaratır.
Kıymetli okuyucularım. Çağımızda dünyaya baktığımızda küresel güçlerin, emperyalist yapılanmaların, kapitalizmin uşakları tarafından devamlı olarak pofpoflanarak üzücü ve kahredici bir o kadar tehlikeli doğal afetlerin ve tabiatın tahribatına şahit oluyoruz. Türkiye'de de bu tahribatın harmanı durumu getirilmiştir. Deniz salyaları (müsilajlar), orman yangınları, sularımızın kirletilmesi, balıklar dahil birçok canlının yok edilmesi ve benzeri cinayetler. Bunların peşinden gelen mevsim değişmeler ve depremler, seller, yangınlar, yıldırım düşmeleri, yağan dolular ve giden canlar. Sonra da birileri milletin, insanların gözüne baka baka yalan söyleyebiliyor. "Takdir-i ilahi Allah'tan gelene razıyız" gibi saçmalıklarla insanlık kandırılıyor. Beyler yaşadığımız bunca afetleri yorumlarken takdir-i siyasi, takdir-i insani ve takdir-i menfaatlere kılıf hazırlayarak takdir ilahi yalanını ve aldatma acısını konuşmayalım Kader ne ise o olur yaklaşımı tamamen aldatıcı aldatmaca ve cehalettir.