SON DAKİKA
Hava Durumu

TACİZ EDİLEN ÇOCUKLARIMIZ VE İSLAM DİNİ

Yazının Giriş Tarihi: 02.05.2019 22:38
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.05.2019 22:38
Kitabımız Kur’an-ı Kerim’de 12. surede ve 17. ayette çocuklardan bahsedilmektedir. Varlık aleminin ortak noktası olan insanın küçüğüne çocuk denir. Çocuğun bakımı, yetiştirilmesi, eğitimi, terbiyesi ve topluma kazandırılması son derece önem arz eder. Son yıllarda yaşanılan ve çağımızın en ahlaksız, en çirkin hadiselerinden birisi de çocukların uğradığı cinsel istismardır. Sapık, vicdansız, hayvani arzu ve isteklerinin esiri, kölesi ve de köpeği olan bazı insan kılıklı vahşi varlıkların bu iğrenç olaylara teşebbüsleri çoğalmıştır. En’am Suresi’nin 140. ayetinde yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır. “Beyinsizlikleri yüzünden bilgisizce çocukları öldürenler, Allah’ın kendilerine verdiği rızkı Allah’a iftira ederek haram sayanlar, mutlaka ziyan etmişlerdir. Gerçekten onlar sapmışlardır. Doğru yolu bulmuş da değillerdir.” İslam dininin müstehcen saydığı çıplaklık, hayasızlık, nikahsız olarak girilen ilişkiler, alkol ve benzeri maddelerin kullanımının yasaklanması kirli tecavüzlerin önlenmesine yönelik tedbirlerdir. Bedeni arzuların yoğun baskısı çoğu zaman akıl ve iradenin hakim olamadığı sonuçlar doğurur. İnsanı sapıklığa götürecek serbestlikler, başı boşluklar toplumun aleyhinedir. Son yüzyılda özellikle Batı dünyasında sloganlaşan ve Müslüman toplumları da tesiri altına alan cinsi serbestlik akımı beraberinde çok çirkin ve çok ahlaksız, iğrenç şeyler getirmiştir. Önü alınamayan ruhi bunalımlara sebep olmuştur. Öte yandan gittikçe ağırlaşan ekonomik şartlar gayrimeşru ilişkileri çoğaltmıştır. Toplumsal hassasiyet bir ölçüde tahrip edilmiştir. Bu bağlamda çocuk istismarlarının artması endişeleri beraberinde gelmiştir. Yanılmıyorsam 1983’lü yıllarda idi. Dokuz yaşında bir kız çocuğunun ırzına geçildikten sonra telle boğulduğu ortaya çıkmıştı. Sıkıyönetim mahkemesinde  o cinsi sapığı savunan sözde avukat olacak kişi hakimlerin huzurunda şu ifadeleri kullanmıştı. “Efendim dokuz yaşında olan kız çocuğunun gelişimi iyi olduğu için, bacaklarının açık olması 20 yaşında olan müvekkilimi tahrik etmiştir. Hafifletici sebep olarak dikkate alınmasını talep ediyorum” demesi üzerine, vahşice katledilen kızın annesi kalp krizinden dolayı mahkeme salonunda vefat etmiştir. O yıllarda İzmir’de idim. Bir vaazımda çok sert şekilde bu olayı kürsüden kınamıştım. Ve demiştim ki “Bu soytarıların toplumda ne işi var? Vurun kellesini, sallandırın meydanlarda gitsin”. Bugün için de aynı düşünüyorum. Caydırıcı güç olarak kısas (idam) cezası son derece önemlidir. Bu toplumsal katillerin, bu sapıkların milletin vergileriyle beslenmesi doğru değildir. Verin idam cezasını, yapın uygulamasını gitsin. Müebbet hapis neyi değiştiriyor ki? Caydırıcı olan Allah’ımızın koyduğu ilahi mesajdır. “Kısasta sizin için hayat vardır” emri çok önemlidir. Aksi takdirde bu vahşetler devam eder. Kimse de önüne geçemez..

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.