SON DAKİKA
Hava Durumu

SÖMÜRGE EĞİTİMİ VE YAŞADIĞIMIZ BUHRANLAR (2)

Yazının Giriş Tarihi: 03.12.2020 16:26
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.12.2020 16:26
Dikkat edilirse, sömürge eğitiminin mimarları, sömürülecek ülkenin insanlarını cahil bırakmak, geliştirmemek için ellerinden gelen bütün hileleri denemektedirler. Özellikle idareci sınıfın, devlet yönetiminde söz sahibi olan kişilerin çocuklarını soysuzlaştırmak için her fırsatı değerlendirmektedirler. Fransız sömürgecilerinin prensipleri bu şekilde özetlenebilir. İngiliz sömürge eğitiminin bu konudaki tutumları daha değişiktir. Onlar yerli çocuklarını İngiliz kültürüne hayran bırakmak, kendi milli kültürlerinden nefret ettirmek için ellerinden gelen bütün ihanetleri sergilemektedirler. İngiliz dilini bu bağlamda çok ciddi şekilde kullanmaktadırlar. Sömürdükleri ülkelerin çocukları kendi milli kültürlerinden utanç duyuncaya kadar her ihanete başvurmaktadırlar. İslam Âlemi’nin, Orta Doğu ve Asya ülkelerinin içine düştüğü kirli çukur da budur. Yanlış hatırlamıyorsam1988 yılı itibariyle sadece Suudi Arabistan’dan, İngiltere’de eğitim gören gençlerin sayısı 22 bindir. Gelin birlikte sömürge eğitiminin nasıl ve ne şekil de yürütüldüğüne bir bakalım; 1- Sömürülen ülkede yüksek tabaka denilen kesimden başlayarak, yukarıdan aşağıya doğru İngiliz, Amerika,  Fransa yani Batı ve Avrupa kültünü benimsetmek. 2- İlköğretimi yerli dille yapmak. Bu suretle a-) Ana dilin yuhut milli dilin, bir kültür dili olarak gelişmesini önlemek. b-) Yabancı bir dille ilim yapmanın güçlüğünden istifade ederek genç ve yerli çocukların kafa yapısını (Teşekküllerini) geliştirmek. Onları ders konularını anlamadan ve sindirmeden ezberleye mecbur kılmak. c-) Batı’nın ve Avrupa’nın dili ve edebiyatını seçkin önekleri ile beyinleri yıkayıp, Batı kültür ve medeniyetinin lehinde (Faydasında) kanaat edindirmek. Bu şekilde yerli çocukların, kendi ülkelerine karşı eksik duygularını geliştirmek ve kökleştirmek.  3- İmtihanları sudan bahanelerle kolay tutmak, bu şekilde kalite buhranını tahrik ederek, ezik yarı aydınlar yetiştirmek. 4- Yüksek öğrenime, bilhassa Avrupa’da ihtisasa idareci ev, bilhassa Avrupa’da ihtisasa idareci ve yüksek sınıfın çocuklarını göndermek. Kadın ve kızların eğitimine önem vermemek. Onları moda ve eğlenceye teşvik etmek. 5- Sömürülen ülkedeki din ve mezhep çatışmalarını kışkırtmak, diğer taraftan da bunları mazeret göstererek, okullara din ve ahlak derslerini koydurmamak. Sözde güya laik bir eğitim yapmak. 6- Görünen o dur ki Avrupa ve Batı Âlemi İngiltere başta olmak şartı ile Anglikan Kilisesi’nin sözde Âlem şümul kavgasını vermektir. Açılan misyoner okulları, kolejler, liseler nice ülkelerde Müslüman çocukların, Hıristiyan olmasını temin etmiştir. Türkiye bu bağlamda sömürge eğitiminin harmanı yapılması için uğraşanlara fırsat vermemiştir. Ancak içerideki yabancı okullar ve kolejler vasıtasıyla Batı’nın ve Avrupa’nın sempatizanları ve yatakçıları çoğalmıştır. Türk Milli Eğitimi millilik vasfını adeta yitirmiştir. Lale Devri’nden günümüze kadar, Batı hayranları çoğalmıştır. DEVAM EDECEK
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.