Şeytanın başı olan iblisi tanımak için ve onun uşaklarını bilmek için 12 Eylül 1980 darbesine bakmak yeterlidir. Dönemin ulusal güvenlik konseyi, Türkiye masası sorumlusu Paul Hanze, ABD Başkanı Jimmy Cartere haberi duyururken, ilgili diplomatın tabirini tekrar ederek “Bizim çocuklar işi bitirdi, seninkiler yaptı” diyor. Hatta “Ankara’daki çocuklar başardı” şeklinde Jimmy Cartere tatildeyken haber ulaştırılmıştır. Darbede ABD’nin önce hiçbir Türk Hükumetinin kabul etmediği “Yunanistan’ın NATO’nun askeri kanadına dönmesi işini Kenan Evren’in başkanlığındaki Türk devletinin kabul etmiş olması, Kıbrıs ve Yunanistan kanunlarındaki milli politikaların ilk defa değiştirilmesi olmuştu. Bunu da en çok isteyen Amerika idi. İstediğini de askeri dönem iktidarlarında gerçekleştirdi. 1980 öncesi baskı altındaymış gibi gösterilen ve 80 sonrası serbest bırakılan sözde İslami grupların gün yüzüne çıkmasına izin verilmesi çok manidardır. Ceza evlerine girmesi serbest bırakılan kitapların daha sonra Amerika’nın istediği “Ilımlı İslam” projesinin çizildiği ve tüm hatlarının belirlendiği dönem olduğu anlaşılmıştır. Müslüman Türk milliyetçiliğini kirli emellerinin önünde tehdit olarak görenler ve bu kirli emellerinin gerçekleşmesini durduran milliyetçiliği ortadan kaldırmak için ya da köreltmek, gözden düşürmek için İslam’ı kullanmaları öne çıkarılmıştır. Çünkü başta Amerika olmak kaydıyla bütün emperyalist odaklar bilirler ki milli duyguları güçlü olan, milli duyguları pekişmiş devlet ve milletlerin bölünüp, parçalanması en zor olan hatta imkânsız olan bir gerçektir. Bu itibarla Türkiye’ye yapılacak olan ihanet milli direnci kırmak için ülke insanını yalan yanlış dini safsatalarla beslenip büyüyen ve de siyasi ümmetçiliğin yolunu açmak için tarikat, cemaat, mezhep ayrılıkları, Şıh, şeyh, önder ayaklarını geliştirerek ve de besleyerek ayakta tutmaktır. Böylece milletin kalkınmasında itici güç olan ve motor görevi yapan milliyetçilik yozlaştırılmaya çalışılmıştır. İşte Amerika’nın desteklediği 12 Eylül 1980 darbesi ve ondan sonra gelen siyasi iktidarların kucağında büyüyen ve büyütülen cemaatler Türkiye’yi 15 Temmuz 2016’lara getirmiştir. Dini narkoz olarak kullanan emperyalist güçler siyasi ikbal tiryakileri vasıtasıyla ülkemizi parçalamaya çalışmışlardır. Tehlike hala devam etmektedir. Görünen köyün kılavuza ihtiyacı yoktur.