SON DAKİKA
Hava Durumu

SEYFETTİN KILIÇ’IN ARDINDAN

Yazının Giriş Tarihi: 16.04.2019 21:15
Yazının Güncellenme Tarihi: 16.04.2019 21:15
Diyanet İşleri Başkanlığı’nda uzun süre “Kadro Tahsis Şube Müdürlüğü” yapan rahmetli Seyfettin Kılıç’la takriben 42 yıla varan bir gönül arkadaşlığımız olmuştur. Hac dönemlerinde “Kiralama Ekibinde” görev aldığımız yıllarda uzun süre Suudi Arabistan’da beraber olduk. Özellikle 1992 yılında kendisi “Mesfele birinci bölgesinde” bölge sorumlusu idi. Ben de Dr. Halil Altıntaş’la “Mesfele Künkar’da” görevli idim. Müslüman Türk Milliyetçiliği ile dolu olan bir gönlü vardı. Marmara Ereğlisinde Müftülüğüm döneminde misafirim olmuştu. Öyle hassas bir yapısı vardı ki, yanıma geldiğinde “Zekeriye hocam, Müftülük misafirhanesinde kalmak istemiyorum. Ailecek kalabileceğim bir yer bulalım. Bir sürü insan var. Zannederler ki Seyfettin Kılıç beleş olarak tatil yapıyor. Ben bu konularda senin hassasiyetini biliyorum” demişti. Kendisine “Cici Uğur Sitesi’nden” bir yer bulmuştum. 1998’de emekli olmak için dilekçemi yazdığımda beni aramıştı ve demişti ki “Kardeşim siz Türkiye’de 55 kadar müftüsünüz. Yani kelaynak kuşu gibi sayılarınız belli. Hem bu ülkeye, hem de bu teşkilata lazımsınız” diyerek beni vazgeçirmeye çalışmıştı. Çünkü emekli olmak isteğim uğradığım haksızlıklara karşı bir tepki idi ve rahmetli olayı iyi biliyordu. 2001 yılında göre dönebilmem için beni aradı ve böyle bir hakkım olduğunu söyledi. Tekrar Ankara’ya gidip dilekçe verdim. 15 tane de il adı yazdım. Ancak “Şırnak ya da Hakkari” gibi bir gölgede en az 2 yıl görev yapmam gerektiği söylenince talebimi geri aldım. Diyanette bazı değişiklikler olunca kendisini aramıştım. Çok üzgün olduğunu söyleyerek “Sevgili müftüm. Benim Müslüman Türk Milliyetçiliği’nden başka bir uzantım yok. Herhangi bir cemaatin adamı falan da olmadım ve olmam da. Onun için adamlar bizi kızak göreve aldılar” demişti. Zaman zaman telefonda görüşürdük. Benim hastalığımdan sonra o da kalp rahatsızlığı geçirdi. Nisanın ilk haftasında hakkın rahmetine yürümüş. Ben internetten öğrendim. Bugün o, yarın biz. Hepimizin varacağı durak arasıdır. Tabi mahşer aleminde hesaplaşacağımız beyler var. Ben bu bağlamda hakkımı helal etmiyorum. Seyfettin Kılıç kardeşimin şu sözü hep kulaklarımdadır. “Zekeriya hocam hala kirada mı oturuyorsun? Bizden ekonomik adem olmaz” ruhu şad olsun. Mekanı cennet olsun. Yerinde rahat uyu Seyfettin Kılıç kardeşim.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.