Her konuda olduğu gibi sendika konusu da herhangi bir zümrenin, sınıfın, siyasi hareketin tekelinde olursa bütün işçilerin hak ve menfaatleri adil bir şekilde korunmaz. Vicdanlar cüzdanların emrine girer. Müşrik ve adil bir otorite kalmaz. Zulme ve haksızlığa uğrayanların sayıları artar. İşte burada her sınıf ve her zümre mutlaka adil bir şekilde devleti yanında durmalıdır. Devlet öyle bir tavır almalıdır ki Hz. Ebubekir’in dediği gibi mazlumlar haksızlığa uğrayanlar haklarını alıncaya kadar nezdimizde çok kuvvetli ve çok güçlüdürler. Zalimler ise mazlumların hakkını verinceye kadar nezdimizde çok zayıf olanlardır buyurmuştur. Burada devletin mazlumlardan yana olmasının lüzumu ve önemi anlatılmaktadır. Devlet, mazlum ve mağdurlardan yana olmazsa zalimlerin zulmü artar. Mazlumlar çoğalır ve sosyal denge bozulur. Mağdurlar kendi haklarını kendileri almak yoluna girer. Böylece toplum, cemiyet anarşiye sürüklenir. İç kavgalar başlar. Dinimiz mazluma zulüm etme hakkı tanımaz. Bu bağlamda devlet müşfik ve adil olmalıdır.
Kıymetli okuyucularım,
Konu çok geniştir. Türkiye’de sendika baronları vardır. İşçiden kesilen vergilerle bazı sendika başkanlarının aylık maaşlarının 35-40 bin lira olduğu söylenmektedir. Dindar bilinen sahte muhafazakar ve sözde milliyetçi geçinen iktidarların bu duruma göz yummaları tam bir adaletsizliktir. Türk – İslam kültüründe böyle bir devlet anlayışı yoktur. Mazlumların ahları hiç şüphesiz aheste aheste çıkar.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
Sendika baronları ve işçilik (2)
Kıymetli okuyucularım,
Her konuda olduğu gibi sendika konusu da herhangi bir zümrenin, sınıfın, siyasi hareketin tekelinde olursa bütün işçilerin hak ve menfaatleri adil bir şekilde korunmaz. Vicdanlar cüzdanların emrine girer. Müşrik ve adil bir otorite kalmaz. Zulme ve haksızlığa uğrayanların sayıları artar. İşte burada her sınıf ve her zümre mutlaka adil bir şekilde devleti yanında durmalıdır. Devlet öyle bir tavır almalıdır ki Hz. Ebubekir’in dediği gibi mazlumlar haksızlığa uğrayanlar haklarını alıncaya kadar nezdimizde çok kuvvetli ve çok güçlüdürler. Zalimler ise mazlumların hakkını verinceye kadar nezdimizde çok zayıf olanlardır buyurmuştur. Burada devletin mazlumlardan yana olmasının lüzumu ve önemi anlatılmaktadır. Devlet, mazlum ve mağdurlardan yana olmazsa zalimlerin zulmü artar. Mazlumlar çoğalır ve sosyal denge bozulur. Mağdurlar kendi haklarını kendileri almak yoluna girer. Böylece toplum, cemiyet anarşiye sürüklenir. İç kavgalar başlar. Dinimiz mazluma zulüm etme hakkı tanımaz. Bu bağlamda devlet müşfik ve adil olmalıdır.
Kıymetli okuyucularım,
Konu çok geniştir. Türkiye’de sendika baronları vardır. İşçiden kesilen vergilerle bazı sendika başkanlarının aylık maaşlarının 35-40 bin lira olduğu söylenmektedir. Dindar bilinen sahte muhafazakar ve sözde milliyetçi geçinen iktidarların bu duruma göz yummaları tam bir adaletsizliktir. Türk – İslam kültüründe böyle bir devlet anlayışı yoktur. Mazlumların ahları hiç şüphesiz aheste aheste çıkar.