SON DAKİKA
Hava Durumu

RÜŞVET YOLSUZLUK VE DENETİM KILIFI

Yazının Giriş Tarihi: 22.09.2021 16:57
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.09.2021 16:57
Tarih 1990 Marmara Ereğlisi'nde ilçe müftüsüyüm. İçişleri Bakanlığı'na bağlı bir müfettiş ilçeye geldi ve müftülüğün misafirhanesinde kaldı yatsı ve sabah namazlarında kendisini camide görüyorum. Görev icabı kimseyle muhatap olmuyor. İlçede bazı kurumlar için yolsuzluk ve rüşvet iddiaları dolaşıyor bir akşam yatsı namazından çıktık ben lojmana müfettiş bey misafirhaneye çıkarken kapıda yüz yüze geldik. Ayaküstü sohbet ettik. Yozgatlı olduğunu söyledi. Ben de Ordulu olduğumu söyledim. Memnuniyetini ifade etti ve müftülük olarak çok başarılı olduğumuzu kaymakam beyden, belediye başkanından ve diğer kamu kuruluşlarından öğrendiğini söyledi. Ben de kendisine, "Sayın müfettişim siz inançlı bir insansınız. Misafirhane ikramı önemlidir. Buranın balığı meşhur… Sizce bir sakıncası yoksa birlikte bir balık yiyelim.

Odanıza gelir. Kendim yaptırır getiririm" dedim. Sağ olsun kabul etti. Gecenin sıfır ikisinde elimde bir tepsi ve 2 porsiyon balıkla misafirhaneye indim. Müfettiş bey de çay demlemişti. Kendisine bir soru sordum ve "Mesleğinin zorlukları var mı" dedim. Eline bir kalem aldı ve şöyle dedi. "Hocam şunu bir baston kabul edin. Bazen neresinden tutarsanız tutun elinizde necaset (pislik) bulaşır. Temizleme imkânınız olmaz. Gömmek mecburiyetinde kalırsınız. En çok sıkıştığımız konu ise toprağa yapılan yatırımlar oluyor. Tespit etmemiz mümkün olmuyor. Onun için laf aramızda herhangi bir kurum dernek olsun vakıf olsun belediye olsun toprakla çok meşgul oluyorsa aç kapat tekrar kaz tekrar kapat formülünü uyguluyorsa bir ki çok yiyor. Birinin yaptığını öteki beğenmiyor bozuyorsa bilin ki onlar da yiyor. Asıl olan adaletli olan yanlış yapanlardan hesap sormaktır" dedi.

1992 yılında ise İstanbul'da bir yakınımın konfeksiyon atölyesine gittim. Otururken grand tuvalet elinde çanta birisi içeri girdi ve "Merhabalar" dedi. "İş yeri sahibi yakınım hoş geldiniz" dedi ve döner kebap, salata ve kola söyledi. Adamın cebine bir zarf bir paket Parlement sigara koyuldu. Adam gittikten sonra "Abi bu herif Çalışma Bakanlığı'nın müfettişi gelir parasını alır ve gider. İşçilerin hepsi de sigortasız yüzlerce atölyeyi ve işyerini denetliyor. Hepsinden parasını rüşvetin alıp gidiyor. Herhalde senede en az 3 daire parası alır" sonra da ekledi, "Abi bunun haram olduğunu biliyorum ama ne yapalım işler böyle yürüyor. Adam kafa takarsa bizi perişan eder" diyerek konuyu kapattı.

Kıymetli okuyucularım
Rüşvet ve yolsuzlukların hesabı bugüne kadar sorulmadı bundan sonrasını bilemiyorum. İhtiyacımız olan su gibi ekmek gibi muhtaç olduğumuz 'Adalet' bu gidişle galiba mahşere kalacak.
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.