Kıymetli okuyucularım.
Avcılık çok çeşitli şekilde yapılır ve isimlendirilir. Karada yapılanlar eti yenen kuş türlerini avlarlar. Bir de tavşan geyik gibi yaban hayvanları avlarlar. Bunun haricinde sürek avı denilen yaban domuzu avı vardır. Denizlerde ve tatlı sularda ise balık avı yapılır. Askeri birliklerde ise avcı bölümleri vardır. Ben Isparta'da avcı taburunda askerlik yaptım. Zaman içinde bu avcılık konusu çoğaldı. Müşteri avlayanlar, turist avlayanlar, oy avlayanlar şeklinde isimlendirildi. Toplum olarak bunlara alıştık. Sağlığım yerindeyken ben de balık avcılığı yaptım. Güzel serpme atardım. Ayrıca Marmaraereğlisi'nde müfteyken akşamları çapari avı yapıp bol istavrit yakalardık. Muğla'da ise başta sayın başsavcım olmak üzere hafta sonlarında Gökova'da olta atar mercan, karagöz ve değişik balık türleri tutardık. Söke Ovası'nda kuş avcılığı da yaptık. Uçara iyi vurduğum söylenirdi. Şimdi ise hiçbir canlıya kıyamam.

Kıymetli okuyucularım.
Bahsetmek istediğim "reyting avcıları" ayrı bir konudur. Bazı TV kanallarında sıkça rastladığımız programlar var. Öyle basit ve öyle ahlak dışı programlar yapılıyor ki insanın vicdanı alt üst oluyor. Sloganlar ise tam bir atmasyon. Örnek vermek gerekirse sözlere göz atalım. "Türkiye bunları izliyor. Türkiye bu olaya odaklandı. Türkiye hayretler içinde." Ve benzeri ifadelerle seyirci hipnotize ediliyor. Sanki Türkiye'nin başka işi yok. Bazen de adli makamlar, güvenlik güçlerimizin adı kullanılıyor. Sanki onların çözemediği birçok olayı program yapımcıları çözüyor zannedersiniz. İş bunlarla da kalmıyor. Müslüman Türk Milleti'nin aile hayatı milli ve manevi değerleri adeta rencide ediliyor. İnsan utanıyor. Nasıl mı birlikte bakalım. "Çocuğun biyolojik babası kim? Karnında kimin çocuğunu taşıyor? Çocuk kimden? Kaçıncı kocası? Gayrimeşru hayat… Kocasını aldattı mı? Hanımını piyon olarak kullandı. Çocukların hakiki babası kim?" Yazmaktan hayâ ettiğimiz ve utandığımız onlarca sözler. Programları yapanlar bilinçli olarak neticelendirilmesini geciktiriyorlar. Çünkü toplum olarak öyle bir hale getirildik ki stres atmak için bile elinde beyzbol sopası, balta ve çekiçle bir şeyler kırıp parçalamaya bile para verenleri görüyoruz.

Kıymetli okuyucularım.
Bunları yazdım yazmaya da devam edeceğim. RTÜK ne iş yapar diye sormak istiyorum. Falanca fişmanca sanatçının programları iptal edilirken gösterilen sebeplerle yukarıda arz ettiğim programlara nasıl müsaade ediliyor diye sormak istiyorum. O yüzden reyting avcıları deme mecburiyetinde kaldım. Gönül isterdi ki aile hayatlarımıza kurulan darbelere, takılan prangalara hiçbir şekilde müsaade edilmesin. Bunların para uğruna yapıldığını biliyoruz. Ancak unutmayalım ki her şey para değildir.
Edep yahu...