Gönüllerde taht kuran adeta efsaneleşen Aliya İzzetbegovic 1925 yılında doğmuş 2003 yılında vefat etmiştir. Emperyalist ve kapitalist güçlere rağmen bütün zorluklar karşısında direnmiş Bosna-Hersek’i  bağımsız bir devlet yapmayı başarmıştır. Gönlüne girdiği halkı onun etrafında kenetlemiştir. İnancıyla, milli ve manevi imanıyla, bilgi birikimiyle, bilge devlet başkanı olarak anılmıştır. Hem şahsi yaşantısı, hem de uygulamalarıyla örnek olmuştur. Özellikle insanlarla yaşadığı topluma ve insanlığa verdiği mesajlar ve öğütler daima rahmetle anılmasına vesile olacaktır ve de olmuştur. Mesela bazıları şunlardır; “Kuran, edebiyat değil, hayattır. Ona, bir düşünce tarzı değil, bir yaşam tarzı olarak bakılmalıdır.” Devam ediyor ve diyor ki; “Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için sadece meslek değil, inancım, yaşam tercihim ve hayat felsefem.” Devamında diyor ki; “Geleceğimizi geçmişimizde aramayacağız. Kin ve intikam peşinde koşmayacağız.” Merhum her sözünde adeta bir kitap yazmış. Örnek olarak şunu verelim; “Bir kelimeyi hiç aklınızdan çıkarmayın; devlet. Devletin ne kadar önemli olduğunu hepimiz idrak etmeliyiz. Devletsiz bir millet boşluğa düşer. Rüzgarda savrulur, gider. Bilge insan devam ediyor; “Bütün yücelik ve şükran Allah’a aittir. İnsanların gerçek kalitesini ancak Allah tespit edebilir. İnsan olmadan, iyi Müslüman olamayız.” Çağımıza ışık olacak bir sözü de şöyledir;
“Hiç kimse intikam peşinde koşmamalı. Sadece adaleti aramalıdır. Çünkü intikam onu olmayan kötülüklerin de kapısını açar.”” Son olarak ta şu mühim ifadesi bizlere ışık tutuyor; “Geçmişi unutmayın ama onunla da yaşamayın.”
Kendisini lider zanneden ve ya insanların lider olarak gördüğü niceleri vardır ki bu öğütlerden ders almalıdır. Özellikle Harun geçinip Karun olanların ibret alması gereken kişilerin tanınması noktasında bu mesajlar önemlidir. İslam Alemi’nin, Müslüman bilinen devletlerin başındakiler bu bağlamda önem arz ediyor. ‘Hangi kral, hangi amir, hangi şeyh, hangi sultan ve hangi devlet başkanı Kuran’ı hayat tarzı yapmış?’ Sorusuna (Hiç şüpheniz olmasın ki) kocaman bir yok cevabı alırsınız. Aynı şekilde hukuk 8Adalet) mevzusu son derece dikkate şayandır. Hangi İslam ülkesi ya da Müslüman olduğunu iddia edenler, hukuk ve adaleti ne kadar uyguluyorlar? Onun devlet anlayışı bile, ilhamını hukuktan, adaletten almaktadır. İyi insan olmadan, iyi Müslüman olunamayacağını anlatması ise tam isabettir. Kin ve intikam vurgusu ise bazı şarlatanların işine gelmediği gibi uykularını da kaçırır. Netice olarak yetişen neslimize,  okuyan öğrencilerimize, geleceğin devlet adamı adaylarına bu önemli uyarı ve mesajları okutmak gerekir. Rabbimiz ruhunu şad, mekânı cennet etsin. Fatiha ve İhlaslarımız onun için olsun.