Kıymetli okuyucularım.
 İlk insan Hz. Adem atamızdan günümüze kadar (bütün Peygamberler silsilesi dahil) en önemli insan hiç şüphesiz “Şanlı Peygamberi”dir. O her zaman ve her ortamda örnek ve model olmuştur. En güzel ve en seçkin talebeleri ise çevresindeki Sahabeleri olmuştur. Onun eğitiminde model Kuran’ın “Cihanşümul" mesajları model ve örnek olarak ele alınıyor ve uygulanıyordu.

Kıymetli okuyucularım.
Örnek olmak, model olmak kesinlikle slogan ve demeçlerle olmaz. Demagoji ve lafebelikleriyle hiç olmaz. Burada Allah ile ve kutsallarımız istismar ederek insanları kandıranlara dikkat etmek lazım. Bu istismarcıların durumlarını anlatan Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un tabiriyle: “Dilli düdükler, şakşakçı hödükler” şeklinde anlatmıştır. Başta “FETÖ terör örgütü” olmak kaydıyla son yıllarda bu dilli düdüklerin ve şakşakçı hödüklerin sayıları bir hayli çoğalmıştır. Keşke Müslüman olarak bu tiplerin birer şarlatan olduğunu bilebilsek.

Kıymetli okuyucularım.
Devletimizin kurumları vardır. Konumuzun asıl sahibi ve mesuliyeti olan resmi birim “Diyanet İşleri Başkanlığı” dır. Görevi cümlesinden olarak toplumu aydınlatmakla ve bilgilendirmekle yükümlüdür.Muğla da çalıştığım yıllarda sanık olarak girdiğim mahkemede: “Sayın Savcım, Sayın Hakimlerim, Devletim bana şu Mukaddes kitabımız Kuran’ı anlatmak ve onun en kıymetli yorumu olan sahib hadisleri anlatmak için maaş veriyor. Onları anlatmam benim görevim cümlesindedir” demiştir ve beraat etmiştim. Ne hikmetse bir yerlere monta olmak, birbirlerine bağlanmak maalesef dinden sayılıyor. Siyasetçiler de bunu fırsat bilerek istifade etmek yoluna başvuruyorlar. Son 50 yılda şahit olduğum dolandırıcılıklar, vurgunlar, banker olayları, inanç sömürücüleri, Jet Fadıl’ler, siyaset simarları bunların çeç ettiği paralar devletin bütçesine yakındır. İşin en garip yönü ise bunlardan hesap sorulmamasıdır. Nerde vicdan, nerde adalet.