SON DAKİKA
Hava Durumu

ONLARA YAZIKLAR OLSUN, BAŞKA NE DİYELİM Kİ

Yazının Giriş Tarihi: 03.11.2020 16:08
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.11.2020 16:08
Şanlı Peygamberimiz (s.a.v.)’in verdiği bir müjdeye göre “Kıyamet günü arşın gölgesinde gölgelenecek olan yedi sınıf insandan biri, sağ elinin verdiğini sol elinin duymayacağı şekilde sadaka veren (Muhtaçlara yardımcı olan) kişilerdir” buyurmasıdır. Bu gerçeği bilen ve duyanlardan varlıklı kişileri ticaretle meşgul olan insanlar, fakir, muhtaç, gariban kimselerin, gelir giderlerini karşılayamayan ailelerin ihtiyaçlarını karşılamak için adeta yarışa girişmişlerdir. Hatta Osmanlı döneminde ‘Zimmem Defteri’ denilen, günümüzde ise veresiye defteri olarak tabir edilen yazılı (veresiye) borçları kapatmak için borçlunun kim olduğunu araştırmadan borçlarını kapatmışlardır. Borcu ödeyen kişi kimin borcunu ödediğini bilmezdi. Bu şekilde ihtiyaç sahibi kimseye karşı minnet duymamış olurdu. Varlıklı kişi de gösterişten uzak kalarak hiçbir çıkar gözetmeden yardım yapmış olurdu. İşte samimi ve gerçek Müslüman’ın davranışı budur. Kuran’a baktığımızda yapılan yardımların başa kakılması, deşifre edilmesi hiçbir şekilde hoş görülmemiştir, tasvip edilmemiştir. Hatta Maun Suresi’nde iyilikleri başa kakan, deşifre eden ve gösterişe çeviren kimseler için ‘Dini yalanlayanlar’ tabiri kullanılmış, onlara ‘Yazıklar olsun’ denilmiştir. Yapılan iyiliklerin ve yardımların deşifresi çok çirkindir. Konuyla alakalı olarak Elmalı Hamdi Yazar’ın, Hak Dini Kuran Dili adlı tefsirinin 9. Cilt 6163-6161. sayfalarına bakmanızı tavsiye ederim. Günümüze baktığımızda manzara yürekler acısıdır. Acılı ve kara günlerimizde bile yapılan yardımları deşifre ederek siyasi malzeme yapanlar, bu şekilde oy devşirmeye çalışanlar cidden üzücü oluyorlar. Depremi bile fırsat bilerek hiç utanmadan, sıkılmadan hırsızlık yapanlara şahit oluyoruz. Ekranlardan o terbiyesizleri görüyoruz. Milletimizde olup bitenleri izliyor. Tek kelimeyle binlerce defa yazıklar olsun. Yunus balığı gibi şişenlerle, çiroz balığı gibi pişenler yine ayrılıyor. Hatalar örtbas ediliyor. Adil bir şekilde hesaplar sorulmuyor. Para uğruna siyasi rant uğruna yapılanların ceremesini yine garibanlar ödüyor. Bari bu zaman da olsun siyasetten bahsedilmese, oy avcılığı yapılmasa, acaba ne olur? Allah’ın dinini şemsiye gibi kullanarak yapılan hataları örtbas etmek doğru olmuyor. Samimi bir şekilde yapılan hataları, millete itiraf etmek, hesap sormak ve hesap vermek çok önemlidir. Değilse, “Ey hırsızlar, hırsız var” diye bağırmanın anlamı yoktur. Hiç unutmayalım ki mazlumların ahı çıkar aheste aheste...  
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.