Bir tarafta sokak eşkıyaları, bir tarafta cinayet şebekeleri, bir tarafta cinsel tacizciler, öbür yanda trafik magandaları, soyguncular, hırsızlar, vurguncular, diğer yanda sırıtkan soytarılar, ana baba katilleri, kadın tacirleri ve sosyal eşkıyalar. Hepsi de insan kılıklı, adam görünüşlü, iki ayaklı hayvanlar, kuduz mikrobu taşıyan hilkat garibeleri. Toplum olarak, millet olarak, yönetim olarak nerede yanlış yapıldı ki bu hale gelindi? Neden ve niçinler aranırsa küçük nüanslar hariç hepsinin ucunda para, çıkar ve menfaat vardır. “Ahret mukabilinde (karşılığında) dünyayı satın alanlarla savaşın (mücadele edin). Kim yalnız Allah için bu mücadeleyi yaparsa, ister galip gelsin, ister mağlup olsun. En yakın (kısa) zamanda Allah onların mükafatlarını verecektir.” Bak. Kur’an-ı Kerim. Evet, para uğruna yapılmayan hiçbir ihanet kalmadı. Kur’an, din, Allah, kitap, cennet satanlar bunlara dahil.
Cehaletten, cahillerden yüz çevirin emrine uyarak okur yazarlarımız çoğaldı. Üniversiteler, yüksek okullar, fakülteler, liseler, imam hatip okulları, Kur’an kursları açıldı. Bir türlü neticeye gidemedik. Her geçen gün uyuşturucu, alkol müptelaları daha da arttı. Sarhoş direksiyona geçen, hız delileri çoğaldı. Bütün bunlara karşı caydırıcı, olumlu tedbir alındı mı, hayır alınmadı. Neden ve niçine gelince; bu ahlaksız, edepsiz şebekelere vereceğiniz üç beş kuruşluk ceza vallahi hiçbir şeyi değiştirmedi, değiştirmeyecektir. Cezaevlerinde zaten birçok ihtiyaçları karşılanıyor. O halde yeni tedbirler, yeni uygulamalar gerek. Hiç kimse Allah’tan ve onun resulünden iyi bilemez. Öyle ise çare onun emirlerini tatbik etmekle mümkün olacaktır. Bünye ölmeden kangren olan uzuvları kesin artık.