SON DAKİKA
Hava Durumu

NASIL BİR ANAYASA, NASIL BİR İDAREYE MUHTACIZ 1

Yazının Giriş Tarihi: 30.05.2021 17:16
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.05.2021 17:16
Kıymetli okuyucularım. İnsanoğlu ne istemektedir? Gerçek anlamda insan tabiatına uygun ve onun özlemine cevap verecek bir irade, bir siyasi rejim, siyasi sistem var mıdır? Bunlar tespit edilirse yukarıdaki sorunun cevabını daha rahat verme imkânına kavuşmuş oluruz. İstisnalar ve fitne odaklarının, zehirli böcekleri hariç insanoğlu anarşiyi ve ihanetleri sevmez. Daima adil ve istikrarlı bir idare bir, nizam aramaktadır. İnsanoğlu dinamiktir. Bu yüzden şevkatli, adil, itaat etmeye layık bir otoriteye bağlanmak ister. Bu otorite öyle bir değer ve kıymet ifade etmeli ki, insanoğlu ona itaat etmekle ve ona bağlanmakla asla alçalmamalı, bilakis kendisine olan saygısı artmalı ve vicdan huzuru duymalıdır.
Sevgili okuyucularım anlaşılıyor ki fert olsun, toplum olsun insanın kendini koruyarak ve geliştirecek idare edecek bir otoriteye ihtiyacı vardır. Kısacası insan cemiyetlerinin yönetilmeye olan ihtiyacı inkar ve ihmal edilmez. Tarih boyunca muhtelif kişi ve muhtelif kadrolar insanoğlunun bu ihtiyacına cevap vermek için yönetime talip olmuşlardır. Ya da çeşitli yöntemlerle yönetimi ele geçirmişlerdir. Bu kadrolar bazen inançları istismar ederek ruhban, sınıf, bazen ihtiyarlar meclisi, bazen askerler, bazen partizanlar, bazen asiller bazen de kapitalistler ve benzeri sistemlerle bugüne kadar gelmişlerdir. Adını ne koyarsanız koyun bugün de cemiyetlerin (milletin) idaresine talip olan ve çeşitli isimler altında faaliyet gösteren, böylece iktidar olma mücadelesi verenlerin sayıları bir hayli çoğalmıştır. Cemiyetler var oldukça böyle devam edecektir.
Sevgili okuyucularım. Hiç şüphesiz her toplum, her cemiyet layık olduğu idareyi bulacaktır. Bu yüzdendir ki Şanlı Peygamberimiz (s.a.v.), "Ne iseniz, başınızdaki idare odur" buyurmuştur. Dikkat edilirse dünyadaki milletlerin siyasi rejimlerini bir bir inceleyip gözden geçirirseniz, görülen manzaralar bunu ispatlamaktadır. Gerçekten de her millet layık olduğu idare altında bulunmaktadır. Allah'tan başkasına eğilen insanlığın dünyasına sahtekarlar musallat olmuş, kan, gözyaşı, zulüm ve işkence altında inleyen bir tablo, bir manzara doğmuştur. Parayı ilahlaştırıp, putlaştıranlar kapitalistlerin, insanı ilahlaştıranlar istibdatın altında ezilmişlerdir. Bir takım kralları, amirleri, şefleri ve benzeri sembollerle devletin manevi ve milli varlığını şahıslara endeksleyenler, çağdaş neronların, firavunların ellerine düşmüşlerdir. Şimdi de kendilerini kurtaracak sistemi aramaktadırlar. İşte kafalara, vicdanlara ve cemiyetlere musallat olan bu alçaklıktan kurtulmak için insanlık 'Demokrasi' adını verdiği bir sistemin özlemini duymuştur. Anlamı ise cemiyetin, toplumun kendi kendisini idare etmesi demektir. Yani kendi anayasasını kendisi yapıp uygulaması anlamındadır. İnsanlık siyasi rejimlerin içinde kötülüklerin en ehveni, en iyisi olarak elbette Demokrasiyi kabul vermiştir. DEVAM EDECEK
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.