SON DAKİKA
Hava Durumu

MÜSLÜMAN GİBİ YAŞAMAK MI MÜSLÜMANIM DEMEK Mİ?

Yazının Giriş Tarihi: 05.07.2022 17:12
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.07.2022 17:12
Kıymetli okuyucularım.
 İslam inancında, her doğan (kadın olsun, erkek olsun) İslam fıtrat üzerine yani Müslüman olarak doğar. Buna göre kimin ya da hangi inanca mensup olursa olsun, her doğan çocuk masumdur ve günahsızdır. Bu masumiyet ergenlik çağına, mesuliyet yükleneceği zamana kadar devam eder. Kuran’da 4 tip insandan bahsedilir. Bir – İman eserlerine bağlı olan “mümin” yani Müslüman. İki – İman esaslarını inkar eden “kafir”. Üç – Allah’a ortak koşan “müşrik”.  Dört – İman etmediği, inanmadığı halde inanıyormuş gibi görünen “münafık”. Sevgili Peygamberimiz (ona selam olsun) Müslüman kimdir sorusuna şu cevabı veriyor. “Müslüman, o kimsedir ki,  diğer müslümanlar onun elinden ve dilinden zarar görmeyen, emniyet içinde olan kimsedir.” Ehli Sünnet inancında Müslüman, hiçbir halde, hiç kimseye zulüm yapmaz. Her konuda adaletli davranır. Onun temel ahlakı (özelliği) kusurları affetmek, insanları güzel öğüt ve nasihatle, ikna yoluna giderek hayra ve iyiliğe davet etmek özellikle doğru ve dürüst yaşayarak, herkese faydalı ve örnek olmaktır. Müslümanlar arasında ihlas, doğruluk, dürüstlük, adaletli davranmak, kul hakkına karşı duyarlı olmak, Allah korkusunu ve sevgisini ön planda tutmak lazımdır.

Kıymetli okuyucularım.
Günümüz dünyasında çok hızlı şekilde şartlar değişmektedir. İnsanlar arasında  (idareciler dahil) ciddi samimiyet problemleri yaşanmaktadır. Dış görünüşü, makamı, mevkisi ve benzeri şeyler ilgi çekmektedir. İnsanlar birbirleriyle iletişim kurarken samimiyetten, doğallıktan, dürüstlükten uzaklaşıp riya ve gösterişe önem verdiklerine şahit oluyoruz. Bu çirkin ve yapmacık manzara toplumda ve günlük hayatımızda ciddi yaralar açmaktadır. İnsanları İslama davet ederken adaletten, dürüstlükten ve doğruluktan bahsederken, sorumlu olduğumuz görevleri unutmamak lazımdır. Ölçü, şanlı Peygamberimizdir. Rabbimiz, Duha suresinin  9 ve 10’uncu ayetlerinde: ”O halde yetime haksızlık yapma ve yüzünü ekşitme, yardım isteyeni de hangi çeşit olursa olsun boş boş çevirme ” buyurmaktadır. Peygamber Efendimiz: “Yemeklerin en şerlisi (davetlerin en şerlisi) fakirlerden esirgenip, zenginlerin çağrıldığı düğün yemekleridir. Mazeretsiz ve canı istemediği için düşün yemeğine gitmeyen kimse Allah ve Peygambere isyan etmiş sayılır” buyurmuştur. Bak. Müslim, Nikah bahsi 110.

Kıymetli okuyucularım.
“Parlayan her ışık, güneşin aydınlığında berbat olmaya mahkümdur” diyen Mevlana, İslam güneşinin, bütün sahte inançların sönmesine vesile olduğunu belirtmiştir. Buda müslüman adam modeliyle mümkündür. Taktir edersiniz ki ”Ben müslümanım demek yetmez.” Asıl olan, müslüman gibi yaşamak, müslüman gibi davranmakla olur. Değilse yalan, dolan, rüşvet, hırsızlık, adaletsizlik, yolsuzluk ve her çeşit entrikadan sonra “müslümanım” öyle mi. Hadi canım sen de. Kendini kandırıyorsun. Bari bize dokunma...
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.