SON DAKİKA
Hava Durumu

Milli kültürümüz ve Türkçe’miz

Yazının Giriş Tarihi: 25.11.2022 17:24
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.11.2022 17:24
Kıymetli okuyucularım, dil bir millet için toplumsal bir bağdır. Ayrıca milli varlığımızın temelidir. Dünya üzerinde yaşayan ve birbirinden uzak olan milyonlarca Türk’ü duygu ve milli ülkü etrafında birleştiren aralarındaki kardeşlik duygusunu daima canlı tutan en mühim kültür unsuru din ve dildir. Türk milletinin yaşadığı bütün tarih boyunca ve genişleyip yayıldığı coğrafya üzerinde tek bir dili vardır. O dilin adı Türkçedir. Milletimiz tarih boyunca hep Türkçe konuşmuştur. Bunları ayrı ayrı isimlendirmek doğru değildir. Mesela bunca Göktürkçe, Uygurca, Karahanlıca, Selçukluca demediğimiz gibi Osmanlıca dememizde yanlış olur. Türk dili zaman ve mekan içinde değişik temaslara rağmen devamlı bir gelişme ve değişme içinde bulunmasına rağmen hatta bazen yıkıcı ve yıpratıcı tesrilere karşı daima Türkçe olarak kalmıştır. Bu bağlamda Osmanlıca bir dil değildir, bir istilahtır. Çünkü Osmanlıca diye ayrı bir dilin adı yoktur. Aslında 1913-1914 yıllarına kadar mekteplerde Türkçe yani Lisan-i Türk-i adı ile eğitim görülmüştür. Ancak devletimizin zayıf düşmesi neticesinde azınlıkların baskısı ile bu dersin adı Lisan-i Osman-i olarak değiştirilmiştir. Gaye azınlıkları memnun etmektedir. Osmanlıcayı Türkçeden farklı görenlere sormak lazım. Osmanlar, Orhanlar, Muratlar, Yıldırımlar, Fatihler; Türkçe konuşmuyordu.
Kıymetli okuyucularım, çeşitli coğrafi bölge ve mekanlarda dağınık olarak yaşayan Türk kavimlerinin dili ayrı ayrı isimlendirilemez. Türkmence, Özbekçe, Kırgızca, Azerice yoktur, Türkçe vardır. Türk dilinin meseleleri ele alınırken Türkiye Türkçesi ya da dar bir havza göz önünde bulundurularak değil bütün Türklüğün dili olarak düşünüp öyle hareket edilmelidir. Geniş, köklü ve sabırlı bir çalışma ile ilmi ve akademik araştırma ve programlar ile bütün Türk milletinin bir tek kültür dilinde toplanması zaruri gözükmektedir. İçten ve dıştan büyük Türk milletinin düşmanları önce dilde parçalanma oyunları devreye sokmak istemişlerdir. Bu oyunu bozmak şarttır. Bunun için bütün dünya Türklüğün yazılı ve sözlü dilde birleşmesi şarttır. Çünkü milli kültürün en hayati bağı dildir. Bu konuda düşmanların oyunları hem içte hem de dışta dikkate alınmalıdır.
Kıymetli okuyucularım, Türk dili; milli ve çağdaş ihtiyaçlara göre asla tahrip edilmeden işlenip, geliştirilmelidir. Ders kitapları, basın yayın organları, radyo ve televizyonlar bütün Türklüğün ihtiyaçlarına göre ve uzun vadeli planlara göre vazife yapar duruma getirilmelidir. Çünkü milli dil bir tarih hazinesidir. Bu bağlamda yapılan hatalar vardır. 25 yıl, 40 yıl sömürge altında kalan ülkeler(Suriye, Mısır, Cezayir, Suudi Arabistan) gibi ülkelerin bireyleri İngilizceyi ana dilleri gibi konuşuyorlar. 6. Yüzyıl Osmanlı 100 yıl Cumhuriyet dönemi var. Halen Türkiye sınırları içinde bazı bölgelerimizde Türkçe konuşamayan insanlarımız var. Milli meselelerde Hamaset yapmak zararlı olmuştur. Politik hesapların zararını Türk milleti çekmiştir. Hala da çekmektedir.              
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.