Kıymetli okuyucularım,
Yemekten önce ve sonra ellerini yıka. Bu hal fakirliği giderir. Göze kuvvet verir çok yemek kalbe katılık ve gaflet verir. İbadette tembelliğe sebep olur. Yemeğin başında ve sonunda bir parça tuz yemek birçok hastalığa karşı devadır. Lokmayı küçük tut ve iyice çiğne. Misafir geldiği zaman mümkünse yemeği büyük kaba koy. Berekete sebep olur. Yemek yerken önünde al. Ekmeğin ve tabağın ortasından alma. Elinden ekmek ve yemek parçası düştüğünde al, temizle ve öyle ye. Sıcak olan yemeği soğutmak için üfleme. Yemeği çabuk yeme. Hurma ve kayısı gibi sayılabilir meyveleri teker teker ye. Çifter çifter yeme. Çekirdeklerini bir tarafa topla. Yemek arasında çok su içme. Su içerken bardağın içine bak. İçine uygunsuz bir şey düşmüş olmasın. Suyu içerken üç nefeste iç. Yemeğe herkesten önce el uzatma. Yemek esnasında güzel şeylerden bahset. Sofrada bulunan arkadaşlara ara sıra göz ucuyla bak. Yemek ve ekmeği o tarafa sür. Misafirler çekingen davranırlarsa üç defadan fazla yemeleri için ısrar etme. Yemek yemek isteğin yoksa özür beyan eyle.
Kıymetli okuyucularım,
1957’lerde ilkokula giderken öğretmenlerimiz “Sofraya oturma ve yemek yeme adabını” öğretir. Konuyla ilgili sorular sorar. Eksik bilgilerimizi tamamlarlardı. Bunun yanında oturma usullerinden bahsederler, büyüklerimizin yanında ayak ayak üstüne atılmasının terbiyesizlik olduğunu ifade ederlerdi. Onların mekanları cennet olsun. Hiç okul yüzü görmemiş olan rahmetli anacığım bir defasında “Adam gibi otur. İnsan gibi davran. Büyüklerin yanında nasıl hareket edileceğini öğren. Terbiyesizlik yapma” diye beni uyarmıştı. Abim de kaşık sapıyla yüzüme vurmuş “Hey çocuk şımarma” demişti. Şimdilerde milli ve manevi terbiye ayaklar altına alındı, hayasızlık moda oldu. Milletin temsil noktası olan TBMM’nde bile konuşulan sözler (şerefsiz, yalancı, namert, utanmaz) nesillere yanlış model ve örnek olmaktadır. Yani haya, edep ve adaba çok ihtiyacımız vardır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
Lokman Hekim’den sofra adabı
Yemekten önce ve sonra ellerini yıka. Bu hal fakirliği giderir. Göze kuvvet verir çok yemek kalbe katılık ve gaflet verir. İbadette tembelliğe sebep olur. Yemeğin başında ve sonunda bir parça tuz yemek birçok hastalığa karşı devadır. Lokmayı küçük tut ve iyice çiğne. Misafir geldiği zaman mümkünse yemeği büyük kaba koy. Berekete sebep olur. Yemek yerken önünde al. Ekmeğin ve tabağın ortasından alma. Elinden ekmek ve yemek parçası düştüğünde al, temizle ve öyle ye. Sıcak olan yemeği soğutmak için üfleme. Yemeği çabuk yeme. Hurma ve kayısı gibi sayılabilir meyveleri teker teker ye. Çifter çifter yeme. Çekirdeklerini bir tarafa topla. Yemek arasında çok su içme. Su içerken bardağın içine bak. İçine uygunsuz bir şey düşmüş olmasın. Suyu içerken üç nefeste iç. Yemeğe herkesten önce el uzatma. Yemek esnasında güzel şeylerden bahset. Sofrada bulunan arkadaşlara ara sıra göz ucuyla bak. Yemek ve ekmeği o tarafa sür. Misafirler çekingen davranırlarsa üç defadan fazla yemeleri için ısrar etme. Yemek yemek isteğin yoksa özür beyan eyle.
Kıymetli okuyucularım,
1957’lerde ilkokula giderken öğretmenlerimiz “Sofraya oturma ve yemek yeme adabını” öğretir. Konuyla ilgili sorular sorar. Eksik bilgilerimizi tamamlarlardı. Bunun yanında oturma usullerinden bahsederler, büyüklerimizin yanında ayak ayak üstüne atılmasının terbiyesizlik olduğunu ifade ederlerdi. Onların mekanları cennet olsun. Hiç okul yüzü görmemiş olan rahmetli anacığım bir defasında “Adam gibi otur. İnsan gibi davran. Büyüklerin yanında nasıl hareket edileceğini öğren. Terbiyesizlik yapma” diye beni uyarmıştı. Abim de kaşık sapıyla yüzüme vurmuş “Hey çocuk şımarma” demişti. Şimdilerde milli ve manevi terbiye ayaklar altına alındı, hayasızlık moda oldu. Milletin temsil noktası olan TBMM’nde bile konuşulan sözler (şerefsiz, yalancı, namert, utanmaz) nesillere yanlış model ve örnek olmaktadır. Yani haya, edep ve adaba çok ihtiyacımız vardır.