SON DAKİKA
Hava Durumu

Kudüs ihaneti ve alçak iftiracılar (2)

Yazının Giriş Tarihi: 27.12.2017 21:52
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.12.2017 21:52
Sevgili okuyucularım…  “Allah’ın etrafını mübarek kıldık” diye müjdelediği Müslümanların ilk kıblesi olan ‘KUDÜS’ gaflet, dalalet ve tarihi ihanet içinde olan alçaklar tarafından korunamadığı gibi koruyanlara da iftira atan şer odakları dün olduğu gibi bugünde hainliklerine devam etmektedirler. Bazı zibidiler ‘İslam dinini’ beynelmilelci olarak tarif ederler. Hâlbuki İslam ‘âlemşümuldur”. Bu hakikate tahammül edemeyen sahte hümanistler ve kozmopolitler ne kadar ihanet varsa tamamını devreye sokmaktan geri kalmazlar. Bunun en şeni ve en alçak olanları şüphesiz ‘Yahudi’lerdir. Bu lanetlenmiş alçaklar ve kutsal yerlere sahip olmak için Siyonizm, faşizm, masonluk ve benzeri ne kadar adilik varsa hepsini kullanmışlardır, hala daha kullanmaktadırlar. Kudüs konusunda cennet mekân Abdülhamit Han “ İsrail şerefsizlerine en iyi dersi veren sultandır”. Şerif Hüseyin denilen namussuz Haçlıların bin bir türlü iğfal ve tahriklerine kapılmış, İngilizlerle iş birliğine girmiştir. Kendisi Fakmi sülalesinden olduğu için İslam âleminde geniş bir etkisi vardı. Ne yazık ki onu taşıyacak kapasiteye sahip değildi. Abdülhamit bu alçağı 1891 tarihinde ailesiyle birlikte İstanbul’a getirdi ve oraya yerleştirdi. Çünkü İngilizlerle iş birliği yapmasından korkuyordu. Şerif Hüseyin İstanbul’da serbest bırakılınca oğullarıyla birlikte İngiliz ajanlarının uşağı olmuştur. Böylece Türk milletini arkadan vurmuştur. Ancak çok güçlü bir istihbaratı olan Abdülhamit Han bunların bütün ihanetlerinden haber alabiliyordu. Abdülhamit Han tahtan indirildiğinde maalesef ‘ittihatçılar’ hiç düşünmeden ve hesabını yapmadan hem Şerif Hüseyin’i hem de iki oğlunu milletvekili yapmışlar, hatta birisini meclis başkanı bile yapmışlardı. (not: Bazı kayıtlarda meclis başkan vekilliği olarak zikredilir.) bu satılmışlar kontrol edilmeden serbest harekete başlayınca tamamen İngiliz menfaatine hizmete başlamışlardır. Oğulları Şerif Faysal Irak’ta, Şerif Ali ise Ürdün’de kral olmuşlar, ne gariptir ki Osmanlı iradesine ve Türk milletine zerre kadar yardımcı olmamışlardır. Burada bir parantez açmak gerekirse şerifmiş, seyitmiş, bilmem falanca sülaledenmiş, şahmış bunların tamamı fiyaskodur. Hain her yerde hainliğini yapar ve yapmaktadır. Hayrettin Paşa’ya iftira atan, hırsız diyen Birleşik Arap Emirlikleri Dış İşleri Bakanı da tıpkı o günkü alçaklar gibidir. Belki de Şerif Hüseyin’in ve oğullarının hortlağıdır. Bunlara bırakın Müslüman demeyi bu itler adam bile, insan bile olamazlar. Rabbimden niyazım olur ki “Allah’ın vaadi tecelli eder de bu satılmışlar kaçacak delik ararlar. Dolarları Amerika’da ve İngiltere’de madamları bilmem kimin döşeğinde. Yuh olsun, yazıklar olsun kahpe alçaklara!
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.