SON DAKİKA
Hava Durumu

KİŞİLİK, HÜRRİYETÇİLİK VE ŞAHSİYET

Yazının Giriş Tarihi: 13.12.2021 18:33
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.12.2021 18:33
Kıymetli okuyucularım
İnsanların kişiliği önemlidir. Ancak milyonlarına milyon katmayı hedefleyen insanları sömürmek isteyen, bunun için bir takım dolaylı entrikalar çeviren kişiler bu önemin dışındadır. İnsanların kişiliğini geliştirmek, ona saygı duymak ve onu sevmek hepimizin görevi olmalıdır. Kişiler toplumla bütünleşmedikçe mutlu olamazlar. Kişilerin ferdi hırs ve tutkularını kışkırtan, tahrik eden ve zayıflatan sonra da birilerine ezdiren ve maddeciliği esas olan görüşler ideal insanlara yabancıdır.

İnsanların en güzel ve en mutlu olacakları ortam hiç şüphesiz hür ve bağımsız olarak yaşamalıdır. Onlar hür olduklarını anlamak için tasarrufları kendilerine ait mal ve mülk varlık sahibi olmaları lazımdır. Sadece anayasalarda ve kâğıt üzerinde yazılı kalan uygulamada gerçekleşmeyen haklar ve hürriyetler birer aldatma olmaktan ileri geçemez. Mesela gezi hürriyetim var. Ancak cebimde geziye çıkacak param yok. Bu durumda gezi hürriyetinden bahsetmek ne işe yarar. Onun için hürriyetler ekonomik, sosyal, kültürel ve hukuki olarak teminat altına alınmalıdır. Bu bağlamda siyasi iktidarların bunu gerçekleştirmesi ve ekonomik imkânları sağlaması için gerekli tedbirleri alması lazımdır.

Kıymetli okuyucularım
"Hür ve demokratik olmayan rejimler (sistemler) insan şahsiyetine aykırıdır" diyen ve yukarıdaki görüşleri Dava isimli kitabında bizlerle paylaşan merhum Alparslan Türkeş şöyle devam ediyor: "Hür ve demokratik düzene karşı olan bütün rejimlere karşıyız ve bunlara inanmıyoruz. Türk milletinin, Türk insanının yönetim yolunu kader çizgisini demokratik sistemde görüyoruz. Fertlerin tamamına hak tanımayan sistemlere inanmıyoruz. Milletimize insan sevgisini ve insan haysiyetine sonsuz saygıyı esas alan yolu işaret ediyoruz. Bu yolun temel kaynağı İslam inancı ve Türklük şuuru ve gururudur.

Yaşadığımız çağda yeni sömürgecilik çok yayılmıştır. Sömürülmek ve ele geçirilmek istenilen memlekette, sömürmek isteyen güç ve kuvvetler kendi kültürlerini kabul etmiş toplumlar meydana getirirler. Onların destek ve yardımları ile o memleketi o (milleti ve ülkeyi) sömürür, köleleştirir. Ekonomi dahil her şeyini ele geçirir. Türkiye'miz yıllardan beri çeşitli yabancı güçlerin kültür ve saldırısı altındadır. Ülkemizi idare edenler memleketimizi ve milletimizi kültür ve ideoloji boşluğuna itmişlerdir. Fikir ve ideolojiler ancak kendilerinden daha sağlam daha güçlü fikir ve ideolojilerle önlenebilir. Değilse fikirler kaba kuvvetle veya polis, jandarma yoluyla önlenemez. Türkiye'de son yıllarda hükümetlerin gafleti yüzünden hızla yayılma imkânı bulan teröre karşı Müslüman Türk milliyetçiliği en güçlü silahtır." Bak. Alparslan Türkeş Dava Sayfa 163-172
O diyor ki: "Türk töresinde verilen söz önemlidir. Türk söz verdi mi sözünden dönmez. Töresi bozulduğu için Türk milleti felakete uğramıştır."
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.