Kıymetli okuyucularım.
İki alternatif var. Her ikisi de adaletle ilgili. Birinci altarnatif, adaletin vezir oluşudur. İkinci altarnatif ise, adaletin rezil oluşuyla ilgilidir. Gönül ister ki, her ortamda ve her halukarda adalet vezir olsun, resil olmasın. Uydurulan kılıflarla, yapılan uydurukça bahanelerle, insan hakları sloganları ile, hümanist içerikli demeçlerle, taklide dayalı insan hakları nutuklarıyla, adalet rezil edilmektedir. Suçlu ise, adalet mensupları değil, yansıma organlarıdır. Neymiş; “idam cezası insan haklarına aykırıymış.” Neymiş; “kısas çağ dışıymış.” Neymiş; “idam, ilkellik ve zulümmüş.” Zannedersiniz ki bu mesnetsiz ve tutarsız mantığın savunucuları, haşa Allah’tan iyi biliyorlar. Adamlar öldürüyor, yakıp yıkıyor, kesip biçiyor, cesetleri parçalanıyor. Hatta su kuyularına atıyor, bazen üzerlerine beton döküyor. Aklımıza gelmeyen insan onuruyla bağdaşmayan tüm aşağlıkları yapıyorlar. Yakalandıkları zaman o katil sürülerinin hamileri ve savunucuları çoğalıveriyor. Cezalar zerre kadar caydırıcı özellik taşımıyor. Bir müddet İzmir de Buca cezaevinde din dersleri verdim.
Eşinin boynunu kesip koparan ve elinden tespihi bırakmayan katile: “Amca pişmanmısın? İdam cezası olsa bu sucu işlermiydin?” dediğimde gülerek: “Ah hocam görüyorsun burada ekmek var, yemek var, istirahat bol Sadece karı yok. Bende zaten belli yaşa gelmişim. Karı ya falan ihtiyacım yok. Aklım başımda. Elbette idam ediliceğimi bilsem, bu cinayeti işlemezdim. Kanunlar bizden yana” diyerek sözünü birirdi. Hırsızlar vardı. Onlarda: “Hoca biz 6 ay dışarıda, 6 ay buradayız. Evimizde bulamadıklarımız burada var. Tek eksik olan ‘hanım’ yok. Onuda başka yollarla gideriyoruz, anlarsınya” diyerek kahkahalarla gülmüşlerdi.

Kıymetli okuyucularım.
Size komik ve gülünç gelmiyor mu? Katiller öldürüyor. Sonrada, öldürdüğü adamların yakınlarının verdiği vergilerle ceza evinde besleniyor. Katil yaşayacak, peki maktul’ün yaşama hakkı yok muydu? Burada yazıma konu olan “Kesin bu kuduz itlerin ellerini” ifadesini açmak istiyorum. Bu şerefsiz ve aşağılık, insan kılıklı yaratık ormanları niçin yakmıştır? Arkasında teşvikçileri var mıdır? Geçen yıllarda ki orman yangınlarına karışan ihanet şebekelerine caydırıcı cezalar verilseydi, bu günkü hain o adiliğe ve ihanete teşebbüs edebilir miydi? Şimdi bu hain tutuklu olduğu ceza evinde yiyecek, içecek, pis boğazına göre beslenecek.
Yanan canlılar ve ormanlar, yapılan maddi harcamalar unutulacak ve mağdur ettiği insanlardan alınan vergilerle yaşatılacak. Sonrada buna; “çağdaş hukuk, insan hakları” denilecek.
Adama gülerler. Bunlar, aklı selim sahiplerinin kabulleneceği şeyler değildir.