Kıymetli okuyucularım
Kur-an'da yaklaşık olarak 10 sure ve 45 ayette kadınlardan bahsedilmektedir. Bir takım şarlatanların meczupların (Gösteriş budalası sözde dindar geçinen cehalet grubu insanların) şahsi görüşlerini İslam'a, dine mal ederek kadınları ikinci sınıf insan göstermeleri asla İslam'a mal edilemez. Bakınız Bakara Suresi'nin 229. Ayetinde konu ile ilgili Rabb'imiz ne buyuruyor. "Dönüş yapılabilecek boşanma iki defadır. Sonrası ya iyilikle geçirmek ya da güzellikle bırakmaktır. Evlilikte tarafların Allah'ın koyduğu belirlediği ölçüleri koruyamaması (muhafaza edememesi) endişeleri dışında kadınlara verdiklerinizden boşanma esnasında bir şeyi geri almanız sizin için helal olmaz. Eğer onlar Allah'ın belirlediği ölçüleri gözetlemeyecekler diye endişe ederseniz o zaman kadının (boşanmak için) bedel vermesinde ikisine de günah yoktur. Bunlar Allah'ın koyduğu sınırlardır. Sakın bunları aşmayın Allah'ın koyduğu sınırları kim aşarsa onlar zalimlerin ta kendileridir."

Kıymetli okuyucularım
Talak Suresi'nin 6. Ayetinde kadınların çocuğunu emzirme mecburiyeti dahi olmadığı, dilerse bunun için kocasından ücret talep edebileceği gayet açıktır. Falanca mezhebin fişmanca kişinin yahut falan devlet adamının ya da şu veya bu hukukçunun kadın hakları ile ilgili görüşleri asla İslam dinine yamayıp dindenmiş gibi gösterilemez. El Kaideymiş, Talibanmış, Humeyniymiş ya da bir başka dayatmaymış bunların hiçbirisi vallahi de İslami değildir. Türkiye'ye baktığımızda bu bağlamda en doğru ve en İslami kararı Atatürk vermiştir. Kendisi Kastamonu ziyaretinde yanındaki heyetle yürürken bir grup kadın çarşaflarını peçelerini başlarına çekerek yolun kenarını çökmüşlerdir. Askerler müdahale ettiğinde Atatürk devreye girmiştir. Askerlere hitaben "Bırakınız" dedikten sonra heyete dönerek, "Erkek Arkadaşlar bu hareket biraz bizim hodbinliğimizden (tutuculuğumuzdan) ve cehaletimizden değil midir? Kadınlarımız Yüce dinimiz İslam'ın esbabı mucizelerini, kadınlarla ilgili hükümlerini bilmiş olsalardı ne bu kadar kapanacaklar ne de o kadar açılacaklardı. Onlar gözleri ile dünyayı seyretsin. Gözleri cihana açılsın" imza Kemal Atatürk. Şanlı Peygamberimizin kadınlarla ilgili mesajları ve bizzat uygulamaları hala gündemde değildir. Özellikle istismarcıların İslam'la aldatanların işine gelmez. Bununla birlikte çağdaşlık ve medeniyet adına kadınların genelevlerde gece kulüplerinde randevu evlerinde pavyonlarda çalıştırılması, meze olarak kullanılması, reklam malzemesi yapılması vicdanları sığıyor mu diye birilerine sormak lazım. Acizane olarak birçok ülkenin kadınlarını tanıma fırsatım oldu. Özellikle bazı dandik ve mevcut tiplerin iddialarının yanlışlığını ispatlamak için Suudi Arabistan, Mısır, İran, Irak, Suriye, Endonezya, Malezya, Ürdün, Cezayir, Yemen ve Tunus gibi birçok ülkenin kadınlarını ve erkeklerini tanıdım. Tercümanlar vasıtasıyla çeşitli meseleler üzerinde konuştuk. Peçenin çarşafın benzeri giysilerin çare olmadığını anladım. Çözüm Muhammed'i ahlak, çözüm edep ve haya, çözüm imanın aksiyona dönüşmesi. Gerisi gösteriş, itimat, telkin etme ya da baskı ve cebir. Çare Kuran-ı Kerim'i iyi anlamak.

Kıymetli okuyucularım
Allah'ın emirlerinde biz kulları için yanlış olmaz. Hatta İslam'ı tekelinde gören kendisine göre yorumlayan sahtekarlarındır. Asıl olan suyu kaynağından içmektir şarlatanlara aldanmayalım.