Sevgili Okuyucularım. Şair Eşref diyor ki “İnsanoğlu sevdiği bir şeyi çok tekrarlar. Vaizin ağzından bak cehennem hiç düşmüyor; Yani vaizin cehennemi çok sevdiğini ima ediyor. Bursalı Şeyh Hüsameddin de şöyle haykırıyor. “Halveti de Celveti de kalmadı doğru canlar. Aslan olanlar gitti geldi tilki olanlar.” Tam isabet. Merhum sanki bugünkü şarlatanları görmüş, bilmiş gibi bizi uyarıyor. Adanalı Ziya ise şöyle haykırıyor. “Keskin kılıç zekamız kırka yarar bir kılı, eğer bizde Mecnunsak dünyada kim akıl.” Evet biz aklımızdan şüphe etmiyoruz. Amma akıllı geçinen zındıklar akılsızlar sayesinde cep dolduruyor. Çünkü cenneti satanlardan çok alıcıları var. Bunlar akıllıysa bizler deliyiz. Bağdatlı Yahya ise şu uyarıyı yapıyor. “İmrenme görüp yağlı pilavın kodamanın o, yanmış ciğeri ve gözyaşı fukaranın. Parselle cenneti, piyasaya çıkar sat. Sonrada yağlı, etli pilav, kebap sofrandan eksik kalmasın. Halbuki o yağlı pilavda, etli kebapta fakir fukaranın gözyaşı var. Behişti ise şöyle söylüyor. “Padişah şehre geldi diye seyre çıktılar. Her taraf güzel dolu padişaha kim bakar.” Gel de şimdi Adnan Oktar’ın çevresindekileri es geç. Ne ibadeti oğlum. Yosmalar sofrası. İbadet kimin umurunda. Bosnalı Nergis de şu mısralarla bizi uyarıyor. “Sofu o denli ağır sırık ve cübbesiyle uçmayı umar mıydı.” Hani meşhur kıssa var ya . Uç Ali dayı uç diye tıpkı onun benzeri. Bursalı Canan ise şu öğütte bulunuyor. “Övünme benim diye bu değirmen ki ölüm. Bir dakika beklemez sıran gelince ölüm.” Benim diyen zavallılar, madde kolikler, gavur taklitçiler. Senin aslında hiçbir şeyin yok. Ayağında yırtık çorap bile götüremezsin. Bursalı Haşim’de şu notla uyarıyor. “Bana pabucu yeter göğsünü ister eller. Bilen geri durunca cahiller başa geçer.” Mutlaka layık olanlar göreve gelmeli. Emanet mutlaka ehline verilmeli . Aksi halde mesuliyetten kurtulmak mümkün değildir. Yine Bursalı İlleti de şöyle sesleniyor. “ Ne türlü kendisini donatsa yeni zengin ne kadar şık giyinse kibara benzemiyor.” Sonradan görmeler, malla şımaranlar, taklitçi zavallılar. Ne kadar uğraşsalar ocakzade olamazlar. Asalet içten, derinden gelmeli. Mala koliklere ithaf olunur. ( Bakınız, çınarlı kantin dili sayfa: 232-233-23)…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
İNSANOĞLU SEVDİĞİNİ ÇOK TEKRARLAR