SON DAKİKA
Hava Durumu

İLİM ADAMLARI VE YALAKALAR

Yazının Giriş Tarihi: 18.11.2019 21:08
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.11.2019 21:08
Halife Harun Reşid, İmamı Maliki sarayına çağırır. İmamı Malik “Şanlı Peygamberimizin ‘Gerçek kişi kendisini ilme vermeli, ilmi kendisine getirmemeli” buyurduğunu söyleyince Harun Reşid “Peki ben sizin yanınıza geleyim” diyor. Dışarı çıktıklarında Harun Reşid’e binmesi için at getiriyorlar. İmamı Malik Peygamberimizin “Kim ilim yolunda bir adım atarsa Allah onun her bir adımına bin sevap verir” buyurduğunu hatırlatır. Harun Reşid “ Öyleyse yayan gidelim” der. Yürüyerek İmamı Malik’in evine giderler. Harun Reşitd’in oturması için altına kürsü getirdiklerinde, İmamı Malik Allah Resulünün “Mütevazi kimseyi Allah yüceltir” dediğini söyler. Harun Reşid hemen kürsüden iner ve imamı Malik’in karşısında diz üstü oturur. Ders, sohbet bitince Harun Reşid kitabın adının ne olduğunu soruyor. İmamı Malik “Şimdiye kadar her hangi bir ad, isim vermemiştim. Ancak şimdi zamanı geldi, “MUVATTA” olsun diyor. Sonrada ekliyor. “MUVATTA” yumuşamış manasına gelir. Nitekim sen gönlünü katı tutmadın, büyüklenmedin. Bu kitaba hürmet ettin. Evime yayan geldin, yerde oturdun. Gönlünü açık tuttun. Kitabımızın adı da senin haline uygun olan MUVATTA olsun diyor. Harun Reşid 809’da vefat etmiştir. Döneminde Muhafız birliğine tamamen Türkleri getirmiştir. Onun zamanında yeniden tanzim ve tahkim edilen Bizans hududuna yerleştirilen gönüllüler arasında Türklerin de bulunduğu, hatta bazı şehirlerin Tahkim vazifesini El-Hadim Et-Türki’ye verdiği görülmektedir. İmamı Azamların, İmamı Şafilerin niçin şehit edildikleri malumdur. İmamı Malik’in Harun Reşid gibi bir halifeye, bir devlet başkanına karşı net tutumu bellidir. Şanlı Peygamberimizin mübarek sözlerini hiç çekinmeden söylemesi ve hatırlatması çok manidardır. Onun için ilim adamları İslam tarihi boyunca devlet ricatını uyarmışlardır. “Hukül Mülük, Edebül Mülük, Pendname, siyasetname, Ahlakül  Mülük” gibi  onlarca eserler yazmışlardır. Ucunda ölüm de olsa asla Hak ve hakikatten ayrılmamışlardır.  Tabiri caizse ‘yağcı ve yalaka’ asla olmamışlardır.  Onlara çok ihtiyacımız var. Şarlatanlara duyrulur.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.