SON DAKİKA
Hava Durumu

HAYVAN İNSANIN NİZAMI

Yazının Giriş Tarihi: 08.01.2018 21:59
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.01.2018 21:59
Sevgili okuyucularım… Cennet mekân S. Ahmet Arsavi Hoca’mız (Allah rahmet eylesin) ‘Türk- İslam Ülküsü’ adlı eserinin ikinci cildinin 291-292-293-294-295 ve 296’ncı sayfalarında üst üste 3 tane makale sıralamıştır. Bu makaleler sırasıyla ‘Hayvan insanın nizamı’, ‘Dramatik insanın nizamı’, ‘İdeal insanın nizamı’ olarak karşımıza çıkmaktadır. Bizim inancımıza, daha doğrusu İslam’a göre Allah insanı en güzel biçimde ve yeryüzünün halifesi olarak yaratmıştır. Fakat kendi kendine zulmeden bazı insanlar bu üstünlüklerden aşağıya dönerek hayvanca yaşamayı tercih etmişlerdir. Yüce kitabımıza göre bunlar belki hayvanlardan da aşağı bir hayat tarzına yuvarlanmışlardır. Hayvanlar tabii bir nizamın içinde hareket ettikleri halde ‘Hayvan insan’ kendisini ya tamamı ile başıboş sanmış yahut sürü hayatını tercih etmiştir. Bizler Müslüman Türk milleti olarak imanımız ve inancımız gereği yaradılışta ‘İnsan şerefli’ bir varlık olduğuna inanırız. İnsana “Hayvan” diyen biz değiliz. Bu iddiada olan filozofla, ekonomistler ve ideologlar vardır. Onlara göre insan şu veya bu işleri başaran ve konuşan bir ‘hayvan’dır. İşte insanı böyle anlayan çevreler, ister istemez, onun muhtaç olduğu nizamı da bu anlayış içerisinde ele alırlar. İnsanı “Hayvan” olarak tarif edenlerin teklif ettikleri ‘cemiyet nizamı’ da hayvani bir karakterdedir. Hayvan insanın nizamı, insanı ‘hayvan’ olarak tarif eder. Bu nizamda insan ya ‘ekonomik hayvan’dır ya da ‘alet yapan hayvan’dır. İnsanın diğer temel ihtiyaçları ve güdüleri diğer hayvanlarla ortaktır. Ancak onlardan farklı olarak ‘düşünme yetisine’ sahiptir. Zaten o,bu yetisi ile ekonomiyi kurmakta, alet ve iş yapabilmektedir. Burada bir parantez açmak gerekiyor. Şöyle ki: İnsanlar yaratan Allah’ın onların mutluluğu için emir buyurduğu ilahi nizamdan uzaklaşmış, kendi nizamını kendisi kurmaya başlamıştır. Bunun için emir buyurduğu ilahi nizamdan uzaklaşmış, kendi nizamını kendisi kurmaya başlamıştır. Bunun için çok çeşitli kanunlar, anayasalar icat etmiş, böylece mutluluk aramıştır. Kendi icat ettiği kanunları, yasaları sık sık yırtıp atmış, yenilerine yönelmiş, bir türlü endişelerinden kurtulamamıştır. Huzur ve barış ararken ızdırap çekmeye başlamıştır. Devamlı olarak anarşiden, kargaşadan korkan insan kurduğu nizamı sıkıcı bulmuş; hürriyet, özgürlük çığlıkları atarak kurduğu nizamı yıkmış, yenilerine yönelmiştir. Hâlbuki Allah insanı yeryüzünde gönderince onu terk etmemiş ve ona yol göstermiştir. Bunun için bir kısmı inanmış, bir kısmı isyan etmiştir. Neticede inananlar ile inanmayanlar arasında bir savaş başlamıştır. Bu gidiş insanoğlunun kaderi olmuştur.
DEVAM EDECEK…
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.