Kıymetli Okuyucularım, Paranın tarihi çok eskidir. Konunun bu yönü bir tarafa bırakılarak paranın; iyi ve kötü yönlerini incelemek lazımdır. İyi para ekonomik fonksiyonlarını en iyi biçimde başaran halkın, milletin güven ve itimadına layık olan paradır. O iyi para ki hem daima geçerliliğini koruyan hem de satın alma gücünü muhafaza eden özelliğe sahiptir. İyi ve milli bir para değer ölçmeye yarayan paradır. Ayrıca istikrar sağlayıcı özelliğe sahiptir. Bu özellikler olmazsa fiyat dalgalanmaları ve cemiyette sosyal buhranlar oluşur, tasarruf ruhu yıkılır. İnsanların satın alma gücü çöker. Bu bağlamda milli paramız olan Türk Lirasına bakmak lazımdır.
Kıymetli okuyucularım, demagojilerden, siyasi mesajlardan ve yuvarlak sözlerden uzaklaşarak meseleye göz atacak olursak şu geçekleri görürüz. Bir gram altın almak için 1200(bin iki yüz) lira vermek zorundayım. Milli paramız olan Türk Lirası alım gücü itibarıyla Bulgar Lavrasının bile on kat altında kaldı. Bu derece alım kaybına uğratılan paramız kur korumalı mevduat(KKM) adı altında birilerini zengin etmek için çare arandı. Diğer projelerde bunlardan farksız. Özellikle konut sektöründe gülünç manzaralar oluşuyor. Kim orta gelirli, kim az gelirli belli değil. Bilinen gerçek, yabancılara satılan 7 milyonun üzerindeki taşınmaz gayrı menkullerdir. Alanlar ise Ruslar, İngilizler, Almanlar, İsrailliler ve Arap ülkelerinin soyu sopu incelenirse çoğunun Yahudi olduğu ortaya çıkar. Tıpkı İsrail’den gelip Şanlıurfa’da doğum yapan ve Urfa doğumlu bilinen Yahudiler gibi. Ben Müslüman Türk Milliyetçisi bir ilahiyatçıyım. Emekli müftüyüm. Olup, bitenleri; güncel olayları izliyorum ve diyorum ki: Keşke bu tüneller, bu köprüler, bu yolla yapılmasaydı. Keşke bu soygunlar ve vurgunlar olmayaydı da bizim milli paramız bu hale düşmeseydi. Sizce de öyle değil mi diye sormak istiyorum. Doğacak torunlarımızın borçlu olarak doğmasından rahatsızım. Bilmem anlatabildim mi?
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
Hangi milli para bakalım
Kıymetli okuyucularım, demagojilerden, siyasi mesajlardan ve yuvarlak sözlerden uzaklaşarak meseleye göz atacak olursak şu geçekleri görürüz. Bir gram altın almak için 1200(bin iki yüz) lira vermek zorundayım. Milli paramız olan Türk Lirası alım gücü itibarıyla Bulgar Lavrasının bile on kat altında kaldı. Bu derece alım kaybına uğratılan paramız kur korumalı mevduat(KKM) adı altında birilerini zengin etmek için çare arandı. Diğer projelerde bunlardan farksız. Özellikle konut sektöründe gülünç manzaralar oluşuyor. Kim orta gelirli, kim az gelirli belli değil. Bilinen gerçek, yabancılara satılan 7 milyonun üzerindeki taşınmaz gayrı menkullerdir. Alanlar ise Ruslar, İngilizler, Almanlar, İsrailliler ve Arap ülkelerinin soyu sopu incelenirse çoğunun Yahudi olduğu ortaya çıkar. Tıpkı İsrail’den gelip Şanlıurfa’da doğum yapan ve Urfa doğumlu bilinen Yahudiler gibi. Ben Müslüman Türk Milliyetçisi bir ilahiyatçıyım. Emekli müftüyüm. Olup, bitenleri; güncel olayları izliyorum ve diyorum ki: Keşke bu tüneller, bu köprüler, bu yolla yapılmasaydı. Keşke bu soygunlar ve vurgunlar olmayaydı da bizim milli paramız bu hale düşmeseydi. Sizce de öyle değil mi diye sormak istiyorum. Doğacak torunlarımızın borçlu olarak doğmasından rahatsızım. Bilmem anlatabildim mi?