SON DAKİKA
Hava Durumu

GİYİNME, ÖRTÜNME, SÜSLENME VE TESETTÜR 2

Yazının Giriş Tarihi: 10.03.2022 15:50
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.03.2022 15:50
Kıymetli okuyucularım
Erkeğin ve kadının örtünmesi ile ilgili Kuran'da ve sünnette (Peygamberimizin Emir ve tavsiyeleri) yer alan hükümler vardır. İlke bazında ve ahlaki bir referansla ele alındığında Kuran erkekler ve özellikle kadınlar için bazı hükümler (kurallar) getirmiştir. Sünnette ise bunların ayrıntıları mevcuttur. Kurban felsefecilerin gözlerini harama bakmaktan sakınmalarını, ırzlarını korumalarını istemektedir. Nur Suresi ayet 30. Ancak namazda ve namaz dışında hangi uzuvlarını (vücutlarının neresini) örtmeleri gerektiğinden söz edilmiştir. Aynı ayette ve devamında kadınların da namus ve iffetlerini korumaları, harama bakmaktan gözlerini sakınmaları istenir. "İlave olarak görünen kısımlar hariç olmak üzere ziynetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini yakalarının üzerine örtsünler. Kocaları babaları hariç başkasına ziynetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar" hükmü yer almaktadır. Ahzap Suresi'nin 59. ayetinde ise kadınların bir ihtiyaç için dışarı çıktıkları zaman dış örtüleri üstlerine almaları istenir. Bunun onların tanınmaması ve incinmemesi (üzülmemesi) emin yol olduğu bildirilir. Erkeğin ve kadının iffet ve namusunu korumaları ve kadının örtünmesi gerektiğinden söz eden bu ayetlerde örtünme için belli bir şekilde model önerildiği görülür. Kuran'ın bu anlatımından yola çıkılarak kadınların ancak peçe çarşaf gibi örtülerle dışarı çıkabileceği yabancı erkeklerin yanında ağız ve burnunu örtmesi hatta bir gözünü kapatması gerektiğini söylemek ve savunmak dinimiz adına doğru ve isabetli olmaz. Dikkat edilirse Kuran kadın ve erkeğin fitneye ve şüpheye neden olacak karşı cinsin arzusunu kışkırtmayacak ağır başladığını koruyacak tarz ve biçimde örtünmeyi tavsiye etmektedir. Bundan anlaşılan vücut hatlarını belli edecek gösterecek kadar dar ve ince elbiseler giymek doğru değildir. Ayrıca erkeklerin şalvar ve uzun cübbeler giymesi, kadınların da etekleri yerlerde sürünecek kadar uzun etek ve pardesüler giymesi dinin gereği değil kişisel tercihtir.

Kıymetli okuyucularım
Giyim ve kuşamda ahlaki ölçüler edep ve haya devamlı vurgulanmıştır. Sadelik, temizlik, tabiilik ve güzellik ön planda tutulmuştur. Bir de diğer din mensuplarına benzememe tavsiye edilmiştir. Erkeklerin kadınlar gibi giyinmeleri, kadınların da erkekler gibi giyinmeleri hoş karşılanmamıştır. Müslim'de libas (giyinme) bahsinde 125. nolu hadiste şu Peygamber mesajı mevcuttur: "Cehennemliklerden iki sınıf vardır ki, ben onları dünyada görmedim. Birincisi ellerindeki öküz gibi kırbaçlarla halkı kırbaçlayan kimsedir. İkincisi giyinmiş çıplak, kalçasını oynatarak, kırıtarak, sallanarak yürüyen, başları deve hörgücü gibi kadınlardır. Bunlar cennete giremezler. Onun kokusunu da alamazlar. Halbuki onun kokusu çok uzak mesafelerden alınır." Günümüzde moda uydurukçası ve reyting avcıları tarafından neslimiz adeta esir alınmış ve haya duyguları yok edilmiştir. Başta iletişim araçları olmak üzere çıplaklık teşvik edilmektedir. Bunun sosyal bünyemizde açtığı yaraların, verdiği zararların telafisi mümkün değildir. İslam İlmihali Cilt 2. Sayfa 70-71-72-73'e bakınız. Diyanet İşleri Başkanlığı.
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.