Kıymetli okuyucularım.
Milletin gerçekleri vardır. Söz konusu gerçekler ört pas edilirse sahteleri devreye girer. Mesela din eğitimi emin ellerde aslında uygun olarak verilmezse, yer altına çekilir gayri resmi ve gizli yollarla merdiven altı metotlarla ihtiyaç giderilmeye çalışılır. Bu da birilerinin işine gelir. Mesela hastaneler görevini yapmaz, sağlık teşkilatı ve doktorluk hizmetleri aksatılırsa gizli ve sağlıksız yöntemler devreye girer. Yine merdiven altı sahte tıbbi yöntemler devreye girer. Anadolu'da üfürükçü denilen kocakarı ilacı tabiri kullanılan sahtecilikler baş gösterir. Bunlar olurken tefeciler, soyguncular, vurguncular, kaçakçılar ve sahte hukukçular da boy göstermişlerdir. Tom ve kaba yobazlar yıllarca at oynatmışlardır. Rüşvet adeta meşrulaştırılmıştır. Koltuk düşkünleri kendisini pazarlamaya hazır, menfaatçi kadrolar söz sahibi olmuşlardır.

Kıymetli okuyucularım.
"Hakikat hakikate ters düşmez" diyen İbn Rüşd, "bilakis hakikat hakikati destekler" diyor. Onun cenazesinden bahseden İbn Arabi gördüğü manzarayı anlatırken, bir taraftan yazdığı eserler, öbür taraftan yaptığı iyi ve güzel işler yani amellerinden bahseder. Parasından malından geriye bıraktığı mirasından ev ve saraylarından bahsetmez. Akıl ile vahyin (akıl ile Allah'ın emirlerinin) hiç çatışmayacağını ve birbirine ters düşmeyeceğini ispatlamış ve söylemiştir. Buradan anladığımız gerçek şudur. Hakikisi, esası, aslı ve gerçeği varken sahte uydukça ve yalancılarını devreye sokmak tam bir gaflettir.
Doğru ve milli bir eğitim politikası uygulanmadıkça, adil ve müşrik bir devlet otoritesi insanlara sunulmadıkça, İslam dini yaşanmadıkça, tasarruf anlayışı doğru dürüst anlatılmadıkça, sapık tarikat istismarcıları daima var olacaktır.  Ayrıca birer devrim baz geçinen sahtekarların milli ve mukaddes değerlere saldırmalarını önlemek için, gerçek devrimleri anlatmalıyız ki sahtelerine ortam kalmasın.

Kıymetli okuyucularım.
Çıkarcı, koltuk düşkünü, menfaatçi kendisinden ve yandaşlarından başkalarını düşünmeyen kadroların iş başına gelmesi, gerçekleri ört pas edecek sahteleri devreye sokacaktır. Neticede adalet kavramı, gelir dağılımındaki eşitsizlikler, ahlaki çöküşler ve toplumdaki endişeler çoğalacaktır. Hasta bünyeye sızması kolay olan mikroplar gibi cemiyette zararlı mikroplar artacaktır. Gerçeklere ne kadar da ihtiyacımız var değil mi?