SON DAKİKA
Hava Durumu

Emanetin önemi ve mesuliyetlerimiz

Yazının Giriş Tarihi: 30.10.2022 19:46
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.10.2022 19:46
Kıymetli okuyucularım,
Emanetin zıttı hıyanettir. Yüce Rabbimiz emanetlerin ehline verilmesini emretmiştir. Sevgili Peygamberimiz(s.a) münafıklığın en başta gelen üç alametinden birinin emanete hıyanet etmek olduğunu bildirmiştir. Dünü ile bugünü ile konu ele alınırsa, emanet hususunda düştüğümüz hatalar, yaptığımız ihmaller ve yaşadığımız manzaralar içler acısıdır. Önce insanlara nelerin emanet olarak verildiğine bakmak lazımdır. Detaylarına inmeden kısaca göz atacak olursak emanetleri şöyle sıralayabiliriz. Ömrümüz emanettir, dinimiz emanettir, Anne ve babımız emanettir, teneffüs ettiğimiz hava, içtiğimiz su emanettir. Bağlar, bostanlar, dağlar, denizler, ırmaklar, nehirler emanettir. Camiler, mescitler, okullar, yollar emanettir. Alıp verdiğimiz nefes emanettir. Sahip olduğumuz mallar üzerinde yaşadığımız vatan emanettir. Daha doğrusu zanlı ve cansız bütün varlıklar emanettir.
Kıymetli okuyucularım, Ömrümüz çoğu zaman anlamsız, manasız, değersiz işlerle zayi edilmektedir. Kötü alışkanlıklar, secdesiz alınlar, sevgisiz gönüller ve çirkin davranışlarla bitirilen bir hayat emanete hıyanet değil midir? Yalan dolan, rüşvet, torpil, yolsuzluk, ezana ilgisizlik Kuran’ın öğretilerine karşı duyarsızlık Peygamber(s.a) ahlakından mahrum olmak, namaza, oruca, zekata, hacca hor bakmak dine hıyanet değil midir? Anne ve babaları terk etmek, huzur evlerine yollamak, onlara bağırıp çağırmak, hatta dövüp azarlamak anne babalara karşı hıyanetten başka ne olabilir. Evlatlarımıza ihtiyaçları olan dini terbiyeyi vermeden ezan, Kuran, bayrak sevgisini aşılamadan iyi ve kötüyü öğretmeden sadece ekonomik hayatlarıyla meşgul olmak evlada ihanet değil midir? Teneffüs edip soluduğumuz havayı, içtiğimiz suları, ekinlerimizi ve hayvanlarımız, suladığımız göl ve barajları hatta denizlerimizi kirleten, kullanılmaz boyutlara getiren para kazanmak uğruna onları kirletenler, emanetlere hıyanet etmekten kurtulabilirler mi?
Kıymetli okuyucularım, İbadet ettiğimiz camiler, eğitim gördüğümüz okullar, üzerinde yürüdüğümüz yollar, sahip olduğumuz mallar hepsi de birer emanettir. Onları kirletmek, çalıp çırpmak, bakımsız bırakmak emanete ihanettir. En çok üzerinde durulması gereken emanet ise vatan topraklarıdır. Onu satmak, şahsi çıkarlar için kullanmak gereği gibi korunmamak, ihanetlerin en çirkinidir. Elbette bu çirkinliklere en adi ve en ahlaksız olanı kamu malları denilen ve milletin ortak değeri olan varlıklarımızdır. Onlara el uzatmak, onları yemek sadece şu anda yaşayanların değil doğmamış yavruların haklarına ihanettir. Bunun vebali çok büyüktür. Çünkü belli şahısların hakları konusunda helalleşmek imkanı vardır. Amma doğmamış yavruların haklarına tecavüz tam bir ihanettir. Dolayısıyla milletin hakkı olan ve ortak kullanılan kamu malları asla özel menfaatler için kullanılmalıdır. Kullananlar diriliş gününde rezil ve rüsva edileceklerdir. Hem Allah’ın, hem meleklerin, hem Peygamberler silsilesinin ve hem de tüm insanlığın önünde gizledikleri ve yedikleri sırıtacaktır. Bu bağlamda emanetlere karşı mesuliyetlerimizin bilincinde olmalıyız.
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.