Sevgili okuyucularım. Doğa katillerinin, çevre düşmanlarının sırıtan kirli suretlerini bakınız yüce Rabbimiz nasıl izah ediyor ve bizleri uyarıyor. “Size belli bir ölçüde verdiğimiz nimetleri idareli kullanın. Çünkü her ne kadar bizim katımızda bunlar depolanmış ise de sizin böyle bir deponuz yok.” El hicr ayet:21. “Yeri yaydık. İçerisine kazıklar attık ve yeryüzünde hikmet terazisiyle tartılmış her ölçülü şeyden yarattık.” El hicr sure:19. “Biz herşeyi bir ölçüyle yarattık. Ve bunu bir defaya mahsus olarak yaptık.” El Kamer ayet:49-50. Bu ayetler çevre bilincini ve çevre sorumluluğunu açık olarak ilahi mesajlarla bize anlatmaktadır. Kur’an ve sünnette devamlı olarak bu tema işlenmektedir. İnsanoğlu tabiata hükmetmeye ve dengeleri bozmaya çalışırsa açık olarak emanete ihanet etmiş olur. İnsanlığa da ihanet eder. Kur’an’daki fesad kelimesinin üzerinde durulursa nelerin bozulması, nelerin kirlenmesi, nelerin günah, helak, kıtlık, öldürme, harap olma, hurap etme, küfür ve malı haksız yere gasp etme gibi sosyal çevrede ihanet edildiği vurgulanmıştır. Doğal güzelliklerin, hatta doğal mevcut olanların en güçlü kontrol bilinci şüphesiz insanın kendi vicdanındadır. Yapılan işin Allah katında günah ve haram olduğunu, hukuk açısından suç ve bütün insanların haklarını ihlal ettiği şuuru çok önem arz eder. Konu sadece bireysel bilinç olarakta görülmemelidir. Doğa ile alakalı kamusal ve sosyal organizasyonlara ihtiyaç varken bu ihtiyaçlar görmezlikten gelinerek dengeyi tehlikeye atan adımları insanlık adına saymak, insanlığa ihanet olsa gerek. Para uğruna fabrika atıklarının gölleri, akarsuları, barajları kirletmesi, para uğruna zehirli atıkların denize dökülmesi, para uğruna ormanların hunharca katledilmesi, ağaçların hiç acımadan sökülüp atılması ve yakılması, zehirli atıklarla öldürülen balıklar ve bunları yapanların toplumda insan muamelesi görmesi ne kadar garip değil mi? Bakıyorsunuz bay, bayan parkta oturuyor. Ellerinde çekirdek yarım saat sonra oturdukları yer çöplük. Tipleri güya adam tipinde aslında birer cehennem odunları. Bunu neden söylüyorum. Allah resulü bir mübarek sözünde şöyle buyuruyor. “İhtiyacı olmadan yaş ağacı kesenlere Allah lanet etsin. İnsanların dibinde gölgeleneceği ağaç altlarını kirletenlere Allah lanet etsin. İnsanların içine girip serinleyeceği suları kirletenlere Allah lanet etsinde burunlarının üzerine süründürerek ateşine(cehenneme) atsın.” Halbuki Peygamberimiz hayatında lanet sözünü pek az kullanmıştır. Bu hadiste üç yerde lanet sözü vardır. Görevi ne olursa olsun kim ya da kimler olursa olsun çevre ve doğa katillerini dinimiz lanetlemiştir. Allah’ta doğanın intikamını görüp saati gelince alacaktır. Yanan ormanların hunharca yanan canların katilleri elbette cezasız kalmayacaklardır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
Ekolojik ve Sosyal dengeye ihanet mi?