Sevgili okuyucularım: Dramatik insan, şahsiyetini keşfeden ve sürüye isyan eden adamdır. O, “ hayvan insanın üstündedir, kendi varlığını da değer olarak görmeye başlamıştır. Dramatik insan sürü hayatını yaşamayı sevmez. Grubun normları karşısında tereddütlerti vardır. Kendisini cemiyetin ve sürünün kalıpları arasında yitirmek istemez.o, yüce  kitabımızın tarif ettiği başı boş kalmak isteyen” insandır. Dramatik adam, dramatik insan hem cemiyet hayatının kendisine sağladığı nimetlerden vazgeçemez, hem de cemiyeti ayakta tutan bağları katı bulur , ondan kurtulmak ister. İçinde yaşadığı gruptan “ özgürlük “ adına devamlı yeni alternatifler koparmak için çırpınır. O, fert ve cimeyt çatışmasını kendi varlığında duyar. Bu sebepten dolayı zaman zaman kendi egosuna, zaman zaman da cemiyetin normlarına doğru yalpalayarak çatışmalı bir hayat yaşar. Bu noktada 1789 da yapılan Fransız ihtilali bir bakıma dramatik damın isyanını ifade eder.öyle ya “  hürriyet çığlıkları “ dramatik insanın cemiyete mal ettiği bir slogandır. Hiç şüphesiz” klasik hürriyetler “ ferdin cemiyetten kopardığı alternatifleri ifade eder. Dramatik insan cemiyet hayatını, vazgeçilmez bulmakla beraber, onu mapus gibi hisseder. Dramatik insan şuursuz bir “ vazife insanı” ndan çok hakkını arayan adamdır. Dramatik insan hasretini duyduğu nizamı sanki şu “ ilkeler” etrafında toplanmakla gerçekleşecektir. Bu nizama göre ferdin hak ve hürriyetleri esastır. Ferdin hak ve hürriyetleri mukaddestir. İhlal edilemez. Bu haklar devredilemez. Otorite ferdi iradelerin birleşmesinden doğar.  Otorite demokratik ve liberaldir. Anayasa, kanun ve nizam, hür iradelerden doğan birer sosyal mukavele durumundadır. Fertlerde geniş alternatifler tanır. Düşüncede, inanışta, teşebbüste ve davranışta başkalarını zarara sokmamak şartı ile tam bir serbestlik esastır. Meşruiyetin mihengi grubu meydana getiren şahsiyetlerin hürriyet orramında “ evet “ ya da “ hayır “ şeklinde beliren parmak sayısıdır. Alemşumül doğru, alemşumül güzel ve iyinin aranması yerine grubu teşkil eden şahsiyetlerin parmak sayısı ile tayin olunmuş itibari ibr doğru, güzel ve iyi tercih edilir. Azınlıkta kalan veya çoğunluğu elde edemeyen fikir ve kanaatlar genel eğilime uymak mecburiyetindedirler. Dramatik insan nizamında güçlü olanların, zayıfların kendilerine ram ( bağlama ) etmeleri normaldir. Bubir bakıma zaruridir. Bu anlayışta fertk, herkes kendisini kurtarırsa ve güçlendirirse gerçekten cemiyet  kurtulmuş olur. Dramatik insan dar cemiyet içgüdüsü içinde kalmak yerine hürriyet ve insanlık adına savaş verdiğini iddia eder. Bu ideale hizmet edenler adına madalyalar hazırlanır ve şak şakcı hüdükler çoğalır.