633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı ve   görevleri hakkındadır. Kanunun 16. Maddesi gereğince, il ve ilçe müftülükleri Diyanet İşleri Başkanlığı’nı temsil ederler. Yurttaşlarımızın   din ile ilgili yazılı ve söz- lü sorularını cevaplandır- mak, müftülerin görevin- dedir. Ben emekli bir   müftü olarak sormak isti- yorum...   Birinci sorum; Cuma günleri kılınan ve   ilgililerce uyarıda bulun- mayan zuhri ahir diye ve   vaktin sünneti diye bir namaz var mıdır? Cumanın ilk şartı hür   olmaktır. Hür değil miyiz ki bu namazı kı- lıyoruz? Toplu dualar namazdan sonra ya- pılıyor. Dinimizde bir tane bile şüpheli   ibadet var mıdır? Kılınmayan bazı il ve il- çeler gibi konu Türkiye geneline ne za- man yayılacaktır?   İkinci diğer bir soru ise; cumanın   şartlarından birisi olarak zikredilen 22 er- kek olmalı maddesi neye dayandırılıyor?   Asli kaynaklardan olan Kur’an ve sahih   sünnette böyle bir bilgi var mıdır? Hanım- lar Cuma namazına niçin teşvik edilmi- yor? Bu konuda çifte standart uygulama   niçin giderilemiyor? Üçüncü diğer bir sorun ise; Diyanet   İşleri Başkanlığımız “taksitli umre kampan- yası” başlatıyor. Faizsiz anlaşmalı banka   kredisi ile umreye teşvik ediyor. Dakika başı   onlarca çocuk açlıktan, yoksulluktan ölür- ken para kazanma uğruna bu vahim teşeb- büse nasıl müsaade ediliyor?   Dördüncü diğer bir sorum; Başta   Buhari olmak üzere “kabu Sitte’de” takri- ben 19 Hadis-i Şerif’te; resim, heykel, tas- vir, suret ve diğerleri ve diğerleri ile ilgili   uyarı mevcuttur. Diyanet işleri Başkanlığı- mızın topluma arz ettiği ilmihalinin ikinci   cildinde bu konu çok net ek alınmıştır.   Hal böyle iken nasıl oluyor da camii kapı- larına, duvarlarına, pencere kenarlarına   insan ve hayvan resimleri ile donanmış   ilanlara müsaade ediliyor? Hiçbir müftü- lük makamı buna engel olmuyor. Özellikle   kıbleye karşı asılan ve yapıştırılan bu re- simlerin vebdi kimin olacaktır?   Beşinci konu ise; ben bir Müslüman Türk vatandaşı olarak ve de vatanperver birisi olarak, Diyanet İşleri Başkanlığının   lüzmuna inanan birisiyim. Özellikle iç ba- rış için bu güzel teşkilatımızın Genel Kur- may Başkanlığı kadar önemli olduğuna   inanıyorum. Birisi dış barış için şarttır. Bi- risi de iç barış için şarttır. Ancak “birlik ve   beraberlik, kardeşlik, bölünmez bütünlük, iman, ibadet ahlak gibi konulara önem vermesi gereken teşkilat, son zamanlarda   asli hüviyetinden uzak durmaya başladığı- nı gözlemliyorum. Onun için diyorum ki;   “Diyanetin görevi nedir?” bir de şu nikah konusunu niçin ele alınmıyor? İslamda imam nikahı, hoca nikahı, hacı nikahı,   yoktur. Devlet tescilli asli bir nikah var- dır...   Saygılarımla...