Kıymetli okuyucularım, Rabbimiz, “biz ona bir dil, iki dudak vermedik mi?” buyurmaktadır. Sevgili peygamberimiz (s.a.v), “Müslüman; dilinden ve elinden diğer Müslümanların emin olduğu kişidir” buyurmuştur. Yüce Allah insanları ruh ve beden kabiliyetleri bakımından canlılar âleminin en mükemmeli kılmıştır. Bir ayrıcalık olarak insanlara; düşünme ve konuşma yeteneği vermiştir. Dil ile söylediğimiz her sözün melekler tarafından kayıt edilmekte olduğunu açıkça ifade buyurmuştur. İnsan hiçbir söz söylemez ki onun yanında gözetleyen, yazmaya hazır bir melek bulunmasın. Kaf, sur, ayet 18. Kişi dilini iftira, yalan, gıybet, söz gezdirme, ara bozma, insanları birbirine düşürme gibi dinimizin haram kıldığı sözleri söylemekten ve dinlemekten kesinlikle korunmalıdır. Dil bir anahtar gibidir. Hayrında, şerrinde kapısını açabilir. Bu nedenle ağzımızdan çıkacak olan sözlere dikkat etmeli, aklın ve imanın terazisinde tarttıktan sonra söylemeliyiz. Düşünmeden söylediğimiz sözlerin, kırgınlıklara, dargınlıklara, kavgalara hatta çeşitli olumsuzluklara kapı açabileceğini ve insani ilişkilerin bozulmasına sebep olabileceğini unutmamalıyız. Çünkü rabbimiz insanlar için dilin büyük bir nimet olduğunu bildirmiştir.
Kıymetli okuyucularım,
Dil; tatlı ve acı olmak üzere 2 önemli görevi yerine getirir. Bunun için gıybet etmek, inanları çekiştirmek ölü kardeşimizin elini yemek gibidir, ilahi uyarı çok manidardır. Atalarımız, “Tatlı dil, güzel söz, yılanı deliğinden çıkarır” demişlerdir. Bu bağlamda toplumu yöneten ve yönetmeye talip olanların konuşmalarına, sözlerine çok dikkat etmeleri lazımdır. Meleklerin tutanakları ve kayıtları meclis tutanaklarından daha önemlidir. Belki de bu yüzden Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, TBMM’sinde konuşmasında bir milletvekili tarafından tenkit edilince Akif yapılan alkışlar ve haksız sataşmalara karşı söz olarak şöyle demiştir: Ötüyor her taşın üzerinde bir dilli düdük, etrafa toplanmış bir sürü hödük” safahatta detayları vardır. Dilimizi iyi muhafaza edelim.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
Dili muhafaza etmek
Kıymetli okuyucularım, Rabbimiz, “biz ona bir dil, iki dudak vermedik mi?” buyurmaktadır. Sevgili peygamberimiz (s.a.v), “Müslüman; dilinden ve elinden diğer Müslümanların emin olduğu kişidir” buyurmuştur. Yüce Allah insanları ruh ve beden kabiliyetleri bakımından canlılar âleminin en mükemmeli kılmıştır. Bir ayrıcalık olarak insanlara; düşünme ve konuşma yeteneği vermiştir. Dil ile söylediğimiz her sözün melekler tarafından kayıt edilmekte olduğunu açıkça ifade buyurmuştur. İnsan hiçbir söz söylemez ki onun yanında gözetleyen, yazmaya hazır bir melek bulunmasın. Kaf, sur, ayet 18. Kişi dilini iftira, yalan, gıybet, söz gezdirme, ara bozma, insanları birbirine düşürme gibi dinimizin haram kıldığı sözleri söylemekten ve dinlemekten kesinlikle korunmalıdır. Dil bir anahtar gibidir. Hayrında, şerrinde kapısını açabilir. Bu nedenle ağzımızdan çıkacak olan sözlere dikkat etmeli, aklın ve imanın terazisinde tarttıktan sonra söylemeliyiz. Düşünmeden söylediğimiz sözlerin, kırgınlıklara, dargınlıklara, kavgalara hatta çeşitli olumsuzluklara kapı açabileceğini ve insani ilişkilerin bozulmasına sebep olabileceğini unutmamalıyız. Çünkü rabbimiz insanlar için dilin büyük bir nimet olduğunu bildirmiştir.
Kıymetli okuyucularım,
Dil; tatlı ve acı olmak üzere 2 önemli görevi yerine getirir. Bunun için gıybet etmek, inanları çekiştirmek ölü kardeşimizin elini yemek gibidir, ilahi uyarı çok manidardır. Atalarımız, “Tatlı dil, güzel söz, yılanı deliğinden çıkarır” demişlerdir. Bu bağlamda toplumu yöneten ve yönetmeye talip olanların konuşmalarına, sözlerine çok dikkat etmeleri lazımdır. Meleklerin tutanakları ve kayıtları meclis tutanaklarından daha önemlidir. Belki de bu yüzden Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy, TBMM’sinde konuşmasında bir milletvekili tarafından tenkit edilince Akif yapılan alkışlar ve haksız sataşmalara karşı söz olarak şöyle demiştir: Ötüyor her taşın üzerinde bir dilli düdük, etrafa toplanmış bir sürü hödük” safahatta detayları vardır. Dilimizi iyi muhafaza edelim.