SON DAKİKA
Hava Durumu

DEVLET ADAMLIĞI, ADALET VE HÂKİMLİK

Yazının Giriş Tarihi: 23.03.2022 17:28
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.03.2022 17:28
Kıymetli okuyucularım.
Peygamberimiz Hz Muhammed'in (s.a.v.) adaletini düşmanları bile kabul etmiştir. Zor ve çetin işlerde onun hakemliğine başvurmuşlardır. Bir defasında savaşta elde edilen ganimetleri dağıtırken izdihamdan dolayı adamın biri onun sırtına çıkmıştı. Peygamberimiz elindeki çubukla o adama uyarı yaparken çubuk adamın yüzünü çizmişti. Allah Resulü hemen elindeki çubuğu adama eline verdi ve "Sana verdiğim zarar gibi sen de bana zarar ver" dedi. Adam, "Ey Allah'ın Resulü hayır ben sana darılmadım" diyerek çubuğu iade etmişti. Hz. Aişe annemiz şu haberi vermektedir: "Peygamberimiz (s.a.v) şahsi ihtirasları için asla intikam peşinde düşmezdi. Onun nazarında zengin, fakir, yoksul herkes eşitti ve her konuda Allah'ın adaletini yerine getirdi" buyurmaktadır.
Kıymetli okuyucularım.
Adaleti uygulamada hâkimlik çok şerefli bir o kadarda mesuliyetli bir meslektir. İşte örnek. Bursa'da bir dava ile ilgili Yıldırım Bayezid'ın mahkemeye gelip şahitlik yapması gerekir. Kadının (hâkimin) daveti üzerine padişah mahkemeye gelir ve herkes gibi saygı ile bekler. Mahkeme kadısı (hâkimi) Molla Fenari'dir. Önce padişaha dikkatle bakar ve iyice süzer. Sonra da şu ilginç açıklamayı yapar. "Senin şahitliğin geçersizdir." Sebebini de şöyle izah eder: "Çünkü sen elinde imkânın olduğu halde cemaatle namaz kılmıyorsun. İmkânı olduğu halde cemaatle namaz kılmayan birisinin şahitliği kabul edilmez" ve ekler "Böyle birinin yalan yere şahitlik etme ihtimali vardır." Herkes şaşkındır. Yıldırım Bayezit hiçbir tavır göstermez. Kararı saygı ile karşılar. Başını eğip mahkemeyi terk eder. Ancak üzüntüsü büyüktür. Etkisi günlerce devam eder ve sonunda karar verir. Cemaat ile namaz kılmak için saraya yakın bir yere büyük bir cami yaptırmaya karar verir. Bursa'daki Ulu Camii'nin yapılması bu ibret verici hadise'den sonra olmuştur.
Kıymetli okuyucularım.
Yukarıdaki tarihi hadise'yi okuyunca çok duygulandım. Bir anda İmam-ı Azam'ı hatırladım. Öbür taraftan adalet karşısında boynu kıldan ince olan devlet adamlarının duyarlılığı beni etkiledi. Onun için yazıma bu üç ismi, devlet adamlığı - adalet ve hâkimlik başlık olarak aldım. Devlet ve millet yönetiminde, adalet, dürüstlük, doğruluk ve keyfi arzulardan uzak kalmak tavsiye edilmiştir. Toplumun bekasının huzur ve mutluluğunun teminatı hiç şüphesiz adalettir. Onun zedelenmesi, zafiyete uğraması, devletin ve milletin zafiyete uğraması demektir. Makam, mevki ne olursa olsun hâkimlerin, adaletin tecellisi noktasında mesuliyetlerini yerine getirmeleri önemlidir. Aksi halde 15 Temmuz 2016 ihanetleri (Allah korusun) tekrarlanır. Bu yüzden atalarımız, "Adalet adil adamların elinde vezir, yanlış adamların elinde rezil olur" demişlerdir.
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.