Ve Alparslan Türkeş diyor ki: Bu ülkede teknik üniversitelerin, fen fakültelerinin laboratuarları, yüksek ilahiyat akademilerinin koridorları birleştirilmelidir. Bugün 'madde' ve 'mana' felsefesi insanlığı bir çıkmaza doğru sürüklemektedir. Oysa madde ve mana ne birbirinin aynı, ne de birbirlerinden ayrıdır. İnsanlığı ve milletleri gerçek mutluluğa götürecek tek yol mutlaka ilmin ve ahlakın basamaklarından geçmelidir. Türk Milleti bu yolda birçok örnekler vermiş, insanlığa önderlik etmiştir. Bugün yine milletimizin ve aynı zamanda insanlığın mutluluk tohumları bu topraklarda gizlidir. Türkiye ve Türk Milletinin karakteri içeriden ve dışarıdan çok iyi kıymetlendirilmelidir.
'Mesela' Kore yaylasında kopar bir fırtına, ancak kendi sahillerini yalar. Vietnam’da kopan bir fırtına, ancak kendi sahillerine döner. Himalayalar’dan kopan bir fırtına dahi Hint Okyanusu’nda kırılabilir. Fakat Anadolu yaylasında kopan bir fırtına tüm dünyayı tesir altına alabilir. Bunun böyle bilinmesi ve değerlendirilmesi gerekir. Emirlere mutlak itaat lazımdır. Laubali, gevşek disiplinsiz, metotsuz kimselerle davamız yürümez. Her şeyde örnek olmak lazımdır. Türk Milletinde Bizans’tan geçen bir hastalık vardır. Gevşeklik, laubalilik, dedikodu, fitne, fesat, terbiyesizlik, birbirini beğenmemek, sır saklamamak, rastgele laf söylemek. Bu hastalık sizde de var. Bu hastalığı tedavi edin. Tedavi, etmeniz lazımdır. Bu hastalığı tedavi edemezseniz, kendinize yol seçiniz. Milliyetçi Harekette bir saniye daha fazla kalmayınız. Benimle dava arkadaşlığı edecekseniz, her şeyden önce YÜKSEK VASIFLI TÜRK olmaya mecbursunuz. Türk Milletini batıran, Bizans’ı batıran, Osmanlı İmparatorluğu’nu batıran hastalık budur. İnsanlar yoksulluğa, açlığa, susuzluğa tahammül ederler. Fakat adaletsizliğe, hor görülmeye, aşağılanmaya ASLA müsaade ve müsamaha etmezler. Kendinizi küçük görmeyiniz. Sizler büyük kuvvetsiniz. Vazifenizi hiçbir zaman unutmayınız. Kuvvet birliktedir. Davamızın selameti birliktedir. Birlik, beraberlik içinde olmaktadır. (Bknz: Alparslan Türkeş Dava: Sayfa 373-374.)
Burada bir parantez açmak istiyorum. İnsanlığın mutluluk tohumlarının gizlendiği Anadolu toprağına ihanet eden iç ve dış mihraklara hala gereken ders verilemiyorsa, siyasi arenalarda kirli Bizans oyunları dönüyor ve döndürülüyorsa, politik rant kavgaları Türk Milletini aldatmak ve kandırmak için kullanılıyorsa tez elden bu hastalıklardan kurtulmak gerekmektedir. “Tok açın halinden anlamaz” atasözü acil olarak ele alınmalıdır…
Devam edecek...
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
Büyük hedef ve büyük dava nedir? - 2
'Mesela' Kore yaylasında kopar bir fırtına, ancak kendi sahillerini yalar. Vietnam’da kopan bir fırtına, ancak kendi sahillerine döner. Himalayalar’dan kopan bir fırtına dahi Hint Okyanusu’nda kırılabilir. Fakat Anadolu yaylasında kopan bir fırtına tüm dünyayı tesir altına alabilir. Bunun böyle bilinmesi ve değerlendirilmesi gerekir. Emirlere mutlak itaat lazımdır. Laubali, gevşek disiplinsiz, metotsuz kimselerle davamız yürümez. Her şeyde örnek olmak lazımdır. Türk Milletinde Bizans’tan geçen bir hastalık vardır. Gevşeklik, laubalilik, dedikodu, fitne, fesat, terbiyesizlik, birbirini beğenmemek, sır saklamamak, rastgele laf söylemek. Bu hastalık sizde de var. Bu hastalığı tedavi edin. Tedavi, etmeniz lazımdır. Bu hastalığı tedavi edemezseniz, kendinize yol seçiniz. Milliyetçi Harekette bir saniye daha fazla kalmayınız. Benimle dava arkadaşlığı edecekseniz, her şeyden önce YÜKSEK VASIFLI TÜRK olmaya mecbursunuz. Türk Milletini batıran, Bizans’ı batıran, Osmanlı İmparatorluğu’nu batıran hastalık budur. İnsanlar yoksulluğa, açlığa, susuzluğa tahammül ederler. Fakat adaletsizliğe, hor görülmeye, aşağılanmaya ASLA müsaade ve müsamaha etmezler. Kendinizi küçük görmeyiniz. Sizler büyük kuvvetsiniz. Vazifenizi hiçbir zaman unutmayınız. Kuvvet birliktedir. Davamızın selameti birliktedir. Birlik, beraberlik içinde olmaktadır. (Bknz: Alparslan Türkeş Dava: Sayfa 373-374.)
Burada bir parantez açmak istiyorum. İnsanlığın mutluluk tohumlarının gizlendiği Anadolu toprağına ihanet eden iç ve dış mihraklara hala gereken ders verilemiyorsa, siyasi arenalarda kirli Bizans oyunları dönüyor ve döndürülüyorsa, politik rant kavgaları Türk Milletini aldatmak ve kandırmak için kullanılıyorsa tez elden bu hastalıklardan kurtulmak gerekmektedir. “Tok açın halinden anlamaz” atasözü acil olarak ele alınmalıdır…
Devam edecek...