“Kim gıyabında mümin kardeşini savunur (aleyhindeki çekişmelerde onu korursa), şüphesiz Allah onu cehenneminden azat eder.” “Kimin yanında mümin kardeşinin gıybeti edilirde ona yardıma gücü yettiği halde, gerekli yardımda bulunursa, dünya ve ahirette Allah’ta ona yardım eder. Şayet yardım etmezse hem dünya hem de ahirette o gıybetin günahı ona da isabet eder” Allah Resulü ölü bir katırın yanından geçerken, ashabından bazılarına şöyle buyurmuşlardır. “Kişinin karnını doyuruncaya kadar şu leşten yemesi, elbette Müslüman bir kimsenin etini yemesinden (yani onu çekiştirmesinden) daha hayırlıdır.” İki kişinin arasını bozmaktan son derece sakının. Zira bu hareket (dini) kökünden tıraş edip, yok eder.” “Arkadaşınız öldüğü zaman onu bırakın, gıybetini yapmayın.” “Azabı en çok arttıran günahlardan birisi de, Müslüman’ın ırzına haksız yere dil uzatmaktır.”
Hz. Ayşe annemiz anlatıyor. Bir gün Allah resulüne Safiye’nin kusurlarından (hele de) boyunun kısalığından söz ettim. Resulü Ekrem: “Ya Ayşe öyle bir konuştun ki (onun günahı cisimlenip) denize atılsa, denizi bulandırır ve kokutur.” Buyurdu. Hz. Ayşe, yine Resulü Erkem’e bir insandan bahsetmiştim. Allah Resulü “bana dünyalıktan birçok şey verilse de, kimseyi kötülükle anmayı sevmem” buyurdular.
Ebu Eyyubel Ensari (R.A.)’dan rivayet edilmiştir. Allah Resulü bana hitaben şöyle buyurdu. “Ey Eba Eyüp sana Allah ve resulünün sevdikleri bir sadakayı bildireyim mi? İnsanlar hiddetlenip bozuştuklarında onların aralarını düzeltmendir.” “ İki kişinin arasını bulmak (düzeltmek) için söz götüren yalancı değildir.(zira o) ya hayır söyledi yahut da hayra ulaştırdı.”
Sevgili okuyucularım. Bir adam yolda giderken çok susamış. Bir kuyu bulmuş. O kuyuya inmiş ve su içmiş. Kuyudan çıkınca dışarıda susuzluktan çamur yalayan bir köpek görmüş. Adam köpek için tekrar kuyuya inmiş. Ayakkabısına su doldurup köpeğe içirmiş. Allahü Tealâ onun bu hareketinden dolayı o adamı bağışladı. Dediler ki “Ya Resulallah, hayvanlarda bizim için ecir var mıdır?” Resulü Ekrem efendimiz “Evet her yaş ciğer sahibi olan (canlı olan) da bizim için ecir vardır.” Buyurdular.
Şu üç haslet kimde varsa Allah onu bağışlar, af eder ve cennetine koyar.
Senin ihtiyacını karşılamayanın, ihtiyacı olunca, senin vermen.
Sana gelmeyene, senin gitmen.
Sana zulüm edeni, senin af etmendir.
Bunları yaptığın vakit “Allah seni cennetine koyar” buyurmuşlardır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
BUNLARI BİLİYOR MUYUZ?
Hz. Ayşe annemiz anlatıyor. Bir gün Allah resulüne Safiye’nin kusurlarından (hele de) boyunun kısalığından söz ettim. Resulü Ekrem: “Ya Ayşe öyle bir konuştun ki (onun günahı cisimlenip) denize atılsa, denizi bulandırır ve kokutur.” Buyurdu. Hz. Ayşe, yine Resulü Erkem’e bir insandan bahsetmiştim. Allah Resulü “bana dünyalıktan birçok şey verilse de, kimseyi kötülükle anmayı sevmem” buyurdular.
Ebu Eyyubel Ensari (R.A.)’dan rivayet edilmiştir. Allah Resulü bana hitaben şöyle buyurdu. “Ey Eba Eyüp sana Allah ve resulünün sevdikleri bir sadakayı bildireyim mi? İnsanlar hiddetlenip bozuştuklarında onların aralarını düzeltmendir.” “ İki kişinin arasını bulmak (düzeltmek) için söz götüren yalancı değildir.(zira o) ya hayır söyledi yahut da hayra ulaştırdı.”
Sevgili okuyucularım. Bir adam yolda giderken çok susamış. Bir kuyu bulmuş. O kuyuya inmiş ve su içmiş. Kuyudan çıkınca dışarıda susuzluktan çamur yalayan bir köpek görmüş. Adam köpek için tekrar kuyuya inmiş. Ayakkabısına su doldurup köpeğe içirmiş. Allahü Tealâ onun bu hareketinden dolayı o adamı bağışladı. Dediler ki “Ya Resulallah, hayvanlarda bizim için ecir var mıdır?” Resulü Ekrem efendimiz “Evet her yaş ciğer sahibi olan (canlı olan) da bizim için ecir vardır.” Buyurdular.
Şu üç haslet kimde varsa Allah onu bağışlar, af eder ve cennetine koyar.
Senin ihtiyacını karşılamayanın, ihtiyacı olunca, senin vermen.
Sana gelmeyene, senin gitmen.
Sana zulüm edeni, senin af etmendir.
Bunları yaptığın vakit “Allah seni cennetine koyar” buyurmuşlardır.