SON DAKİKA
Hava Durumu

BİZİ ALDATANLAR BİZE TAŞAN SÖYLEYENLER BİZDEN DEĞİLDİR

Yazının Giriş Tarihi: 25.06.2021 16:42
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.06.2021 16:42
Sevgili okuyucularım. Kur'an-ı Kerim'de yaklaşık olarak 50 sure ve 141 ayette yalan söyleyenler, yalanlayanlar ve yalancılardan bahsedilmektedir. Bunların anlamını bir makaleye sığdırmak mümkün değildir. Aldatmakla ilgili olarak 2 sure ve 3 ayet mevcuttur. Şanlı peygamberimiz (s.a.v.)'in cihanşümul mesajlarında yalancılığın münafıklık alameti (işareti) olduğunu bildirilmiştir. Ayrıca ticari manada alışverişlerde ve pazarlarda, insanları aldatan ve insanlara yalan söyleyenler için, "Bizi aldatanlar bizden değildir" ikazı yapılarak insanlar (Müslümanlar) uyarılmıştır. Müslüman olmak Ümmet-i Muhammed'den olduğumuzu iddia etmek ve savunmak demogoji ve laf ebeliği ile asla olamaz.
Kıymetli okuyucularım. Adı, ünvanı, kimliği, mesleği, ideolojisi, dünya görüşü ve siyasi mantığı ne olursa olsun hiçbir Müslüman'ın Yalan söyleme ve insanları kandırma hakkı ve yetkisi yoktur. Sosyalistmiş, komünistmiş, liberalmiş, milliyetçiymiş, muhafazakarmış, islamcıymış hiç fark etmez. Tek kelime ile yalan münafıklık alametidir. Yalanın meşru sayıldığı yerler bellidir. Mesela karı koca arasını bulmak, bir fitneyi engellemek, iki küs dargın insanı barıştırıp aralarını bulmak, can güvenliği için kalben değil dil ile hakikati inkar etmek gibi mevzularda yalan caiz görülmüştür. Bunların geniş izahları vardır.
Sevgili okuyucularım. Çağımızda ve günümüzde dünyada olduğu gibi Türkiye'de de fikir faizi ve yalanla, aldatma ile geçilen tipler ve zümreler vardır. Bunların baskılarından (tasallutlarından) ve yalanlarından Allah milletimizi korusun. Bunlar sevmedikleri halde sever görünen, çaldıkları halde doğru bilinen kimselerdir. Bunların gayesi paradır. siyasi ranttır. Onlara göre para ve iktidar için yalan ve aldatma dahil her yol mübah ve meşrudur. Dikkat ederseniz üçlü bir ayak görürsünüz. Sözde demokrasinin kralları, bürokrasinin kralları ve kapitalizmin kralları. Bu üçlü milletin ta kendisi olan devleti yıpratmaktadır. Bu durum hukukun üstünlüğünü, adaletin temelini ve güveni zedelemektedir. Onun için devletimizin yönetimine milletimizin idaresine talip olanlar, yalandan ve aldatmadan uzak kalmalı dürüstlüğü ve adaleti esas almalıdır.
Kıymetli okuyucularım. Müslüman Türk milletinin takip ettiği ve okuyup dinlediği TV kanalları çeşitli gazete ve dergiler bütün iletişim araçları sosyal medya aldatmadan, yalandan, yanlış ve kasıtlı yönlendirmelerden aranıp temizlenmesi lazım. Kim doğru söylüyor, kim doğruları yazıyor? Kim gerçek ve dürüst haber yapıyor? Belli değil. Danasına göre kuyruk, keçisine göre oğlak mantığı maalesef devam ediyor. Parayı veren düdüğü çalıyor. Onun içindir ki yürüyen arabaya binenlerin sayıları devamlı artıyor. Gelir dağılımındaki eşitsizlik çoğalıyor. Atalarımızın söylediği, "Ya devlet başa ya kuzgun leşe" deyimi gündeme geliyor. Yaşadıklarımız duyduklarımız, söylenenler vicdanları rahatsız ediyor. Şahsım adına ben rahatsızım. Kimin eli kimin cebinde belli değil.
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.