“Biz bir memleketi helak etmek istediğimizde onun refah içinde yaşayan şımarık elebaşlarına (iteati) emrederiz de onlar orada kötülük işlerler. Böylece o memleket hakkında ki hükmümüz gerçekleşirde oranın altını üstüne getiririz.” Ayetle ilgili dipnotta şu bilgi vardır. Ayetin bu kısmı, “şımarık ileri gelenlerini başlarına getiririz de” şeklinde tercüme edilebilir. İsra Suresi ayet 16. Diy.İşl. Başka Kur’an meali konuyla alakalı olarak İmam Maverdi “El Ahkemus Sultaniyye de” şu bilgiyi vermektedir. Etkili ve güçlü bir siyasi yönetim huzurlu bir dünya hayatının şartlarındandır. Çünkü etkin devlet, çok farklı şekilde arzu, istek, ihtiras ve menfaat arayışı içinde olan insanları kontrol eder.
Biri birine zarar vermekten alıkoyar. Hukuk düzenini sağlar. Haksızlıkları önler. Sosyal ve siyasal yapı temin edilir. Dinin yanında devlet denen bir otoriteye ihtiyaç vardır. Devlet dini önem vermez ise toplumun kendisine gönüllü saygısını da kaybeder. Toplum üzerinde otoritesini sürdürmek için zorba devlet durumuna düşer. Öyle ise sağlıklı bir din ve devlet ilişkisi zaruridir. Dine saygı sadece namaz, oruç baskısı değildir. Asıl olan dinin vazgeçilmez emirleri olan adalet, eşitlik, dürüstlük gibi ahlaki ve sosyal ilkelerdir. Onun içindir ki şanlı peygamberimiz “ cihadın en en üstünü zalim hükümdar (devlet adamı) karşısında hakkı söylemektir “ buyurmaktadır. Bakınız İslam İlmihali Cilt:2 S:551 Kaynak olarak İbni Mace Fiten 21.Musned 5.251-256 verilmiştir.
İşin özü şudur. Yaratana isyan teşkil eden hususlarda yaratılmışa itaat edilmez. Burada da ise ölçü “adalet ve eşitliktir. Dürüst olmaktır. Aksi halde sarıkla, cübbeyle camii saflarında görünmekle bu işler yürümez. Bunun en açık örneğini Suudi Arabistan da görüyoruz.”
“Ele verir talkımı kendisi yer salkımı” atasözünün anlamı budur.