Kıymetli okuyucularım,
Unutamadım bir hatıramı sizinle paylaşmak istedim. Yıl 1987 Muğla’da İl Müftü Yardımcısı’yım Valilik oluruyla. MİYO’da Muğla İşletmecilik Yüksek Okulu’nda, “Gençlik ve İman” konulu bir konferans verdim. Salon tıklım tıklım dolu 900 kişiden bahsediliyor. Öğretim Görevlileri ve kızlı erkekli gençler konuşmamın bir yerinde sevgili Peygamberimiz’den (SAV) şu örneği verdi. “İnsanlığa rahmet olarak gönderilen şanlı Peygamberimiz konuşma üslubuna çok dikkat etmiştir. Ancak bir sözünde üç yerde lanet ifadesini kullanmıştır. Bunlar ekolojik denge ve doğanın, tabiatın korunması ile ilgilidir. Bir, ihtiyacı olmadan yaş ağacı kesenlere Allah lanet etsin. İki, insanların altında gölgeleneceği ağaç diplerini kirletenlere Allah lanet etsin. Üç, insanların içine girip serinleyeceği suları kirletenleri Allah lanet etsin de burunları üzerine sürünerek ateşine atsın.” Şimdi bu sözü üniversitenin bir yerine yazıp assak ya da bir duvarına bu sözü kazısak birileri irtica diye bağırmaya başlar. Ortalığı ayağa kaldırır. Ama aynı sözü Salaman, Dimitri ya da Hans söylese ve fakültenin bir yerine assak ya da kazısak çağdaşlık olarak takdir toplar dedim. Salon bir anda ayağa kalktı. Dakikalarca alkışladılar.
Kıymetli okuyucularım
Sonra ne oldu biliyor musunuz? Hakkımda soruşturma başlatıldı. Siyasi Şube’den bir baş komisere ifade verdim. Netice lehime sonuçlandı. İsim değiştirerek İslam ve ekoloji adıyla aynı konferansı Bodrum - Turgutreis Belediyesi hoparlöründen tüm şehre dinlettik. Dönemin belediye başkanı bizi misafir etti ve şükranlarını bildirdi. Söylenecek o kadar söz var ki ancak söyleyecek kişilerin sayıları azaldı. Ben bu konuşmanın bir benzerini de Almanya’da “Wangen Algau’da” yaptım. Bölgenin papazı bile gelip teşekkür etti. Kuran-ı Kerim’e Peygamberimiz’e (SAV) yapılan alçakça saldırı ve hakaretler Onları anlamayan Cihan Sümay mesajlarını ulaştıramadığımız kefere takımı tarafından yapılmaktadır. Yerli ve vatandaşımız olan kefereler de bunlara da dahildir. Allah’ın yoluna güzel örneklerle davet etmek önemlidir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
Bir hatıram ve bir gerçek
Unutamadım bir hatıramı sizinle paylaşmak istedim. Yıl 1987 Muğla’da İl Müftü Yardımcısı’yım Valilik oluruyla. MİYO’da Muğla İşletmecilik Yüksek Okulu’nda, “Gençlik ve İman” konulu bir konferans verdim. Salon tıklım tıklım dolu 900 kişiden bahsediliyor. Öğretim Görevlileri ve kızlı erkekli gençler konuşmamın bir yerinde sevgili Peygamberimiz’den (SAV) şu örneği verdi. “İnsanlığa rahmet olarak gönderilen şanlı Peygamberimiz konuşma üslubuna çok dikkat etmiştir. Ancak bir sözünde üç yerde lanet ifadesini kullanmıştır. Bunlar ekolojik denge ve doğanın, tabiatın korunması ile ilgilidir. Bir, ihtiyacı olmadan yaş ağacı kesenlere Allah lanet etsin. İki, insanların altında gölgeleneceği ağaç diplerini kirletenlere Allah lanet etsin. Üç, insanların içine girip serinleyeceği suları kirletenleri Allah lanet etsin de burunları üzerine sürünerek ateşine atsın.” Şimdi bu sözü üniversitenin bir yerine yazıp assak ya da bir duvarına bu sözü kazısak birileri irtica diye bağırmaya başlar. Ortalığı ayağa kaldırır. Ama aynı sözü Salaman, Dimitri ya da Hans söylese ve fakültenin bir yerine assak ya da kazısak çağdaşlık olarak takdir toplar dedim. Salon bir anda ayağa kalktı. Dakikalarca alkışladılar.
Kıymetli okuyucularım
Sonra ne oldu biliyor musunuz? Hakkımda soruşturma başlatıldı. Siyasi Şube’den bir baş komisere ifade verdim. Netice lehime sonuçlandı. İsim değiştirerek İslam ve ekoloji adıyla aynı konferansı Bodrum - Turgutreis Belediyesi hoparlöründen tüm şehre dinlettik. Dönemin belediye başkanı bizi misafir etti ve şükranlarını bildirdi. Söylenecek o kadar söz var ki ancak söyleyecek kişilerin sayıları azaldı. Ben bu konuşmanın bir benzerini de Almanya’da “Wangen Algau’da” yaptım. Bölgenin papazı bile gelip teşekkür etti. Kuran-ı Kerim’e Peygamberimiz’e (SAV) yapılan alçakça saldırı ve hakaretler Onları anlamayan Cihan Sümay mesajlarını ulaştıramadığımız kefere takımı tarafından yapılmaktadır. Yerli ve vatandaşımız olan kefereler de bunlara da dahildir. Allah’ın yoluna güzel örneklerle davet etmek önemlidir.